bilimsel

NASA'ya göre gelecek 'Star Trek' gibi olacak

NASA'nın uluslararası ilişkiler yöneticisi Mike Gold, "Biz Artemis Şartları yoluyla geleceğin 'Star Wars'dan çok 'Star Trek' gibi olmasını umuyoruz" dedi.

NASAya göre gelecek  Star Trek gibi olacak

NASA, ay araştırmaları için önerdiği uluslararası paktın temel ilkelerini kamuoyuyla paylaştı. Artemis Anlaşması adını verdiği temel ilkelerle, insanların ayda nasıl çalışmalar yürüteceği ve nasıl yaşayacağını düzenleyen temel ilkeler sunarak küresel bir tartışmanın fiilini ateşledi.

NASA bu anlaşma ile yakın mesafede faaliyet gösteren rakip ülke veya firmaların birbirlerine "zararlı müdahelelerini" önlemek için gelecekteki ay üslerini çevreleyen "güvenli bölgeler" kurmayı amaçlıyor.

Bu anlaşma, aynı zamanda firmaların ayda madencilik faaliyetinde bulunduğu kaynaklarının mülkiyetine izin vermeyi amaçlıyor. NASA böylelikle yüklenici firmaların roket yakıtı üretmek ve aydaki mineralleri iniş alanları inşa etmek için ayın buzunu dönüştürmeye izinli olmasını sağlayacak.

Anlaşma, aynı zamanda NASA'nın Artemis ay programı kapsamı altında uzun vadeli planları etrafında müttefik yaratma amacının önemli bir parçası.

NASA yöneticisi Jim Brindenstine Reuters'e yaptığı değerlendirmede, "Yaptığımız şey, Dış Uzay Anlaşmasını Artemis Şartlarıyla uygulamak" diyerek uzayın askeri amaçlı değil, barışçıl amaçlarla kullanılması gerektiğini vurgulayan 1967 tarihli uluslararası pakta atıfta bulundu. Bu çerçevenin devletleri uzayda ABD davranış normalarına uymaya teşvik amacıyla kullanılacağını sözlerine ekledi.

Anlaşma, ülkelerin Birleşmiş Milletlerin tehlikeli uzay döküntüsünün önlenmesini düzenleyen kılavuzunda belirtilen standartlara ve ülkelerin uzaydaki objelerinin yörünge detaylarını sağlamalarını düzenleyen Kayıt Sözleşmesine uymasını şart koşuyor.

ABD Kongresi 2015 yılında firmaların dış uzayda gerçekleştirdikleri madencilik kaynaklarının mülkiyetine izin veren bir yasayı kabul etmişti, ancak uluslararası düzeyde bu tür bir mevzuat bulunmuyor.

Eski NASA yöneticisi Lori Garver Reuters'e verdiği demeçte, “Özel firmalar, şayet yasal mevzuat uzay madeni kaynaklarına sahip olmalarını engelleyecekse, niçin risk alacaklar?" diye soruyor ve bu tip bir düzenlemenin uzay araştırmalarını ilerleteceğini belirtiyor.

ÇİN VE RUSYA

Trump yönetimi Artemis Anlaşması şartlarını bu ayın başında hazırlamaya başladı. Buna cevap olarak Rusya Uzay Ajansı Başkanı Dmitry Rogozin, Washington'ı pakta dair ön görüşmelerden Rusya'yı dışladığı için eleştirdi ve bu durumla ABD'nin Ortadoğu politikası arasında paralellik kurdu. Rogozin twitter üzerinden yaptığı açıklamada “İşgalin ilkesi aynı; Ay da olsa Irak da olsa değişmiyor" diye belirtti.

Çin ise Reuters'e faks yoluyla ilettiği açıklamada ay üzerindeki araştırmalar konusunda tüm taraflarla işbirliğinde bulunmaya istekli olduğunu belirtti. Çin Dış İşleri Sözcüsü amaçlarının "insanlığın geleceğini birlikte kurmak adına daha fazla katkı sağlamak olduğunu" ifade etti.

Güvenli bölgeler konusu, işbirliğini teşvik etme amacı gütse de, Dış Uzay Anlaşmasına uygun olup olmadığı konusunda soru işaretleri oluşturdu. NASA yöneticisi Jim Brindenstine ise güvenli bölgeler konusuyla ilgili olarak şöyle konuştu: “temel olarak bu şu anlama geliyor, sen benim yolumdan uzak duracaksın, ben de senin; bu uzayda hepimiz faaliyet gösterebiliriz"

Buna karşın, Kanada McGill Üniversitesi Hava ve Uzay Hukuku Enstitüsünden Doçent Ram Jakhu, güvenli bölgelerin boyutunu kimin belirleyeceğine dair soru işareti olduğunu belirtti. Jakhu, “Güvenli bölgeler gerekli ancak aynı zamanda parselleme amaçlı suistimal edilebilir" diye kaygısını dile getirdi.

Ancak NASA'nın uluslararası ilişkiler yöneticisi Mike Gold, Reuters'e konuşarak, ay madenciliği üzerine kullanılan dil başka devletleri endişelendirmemelidir, diye belirtti. “İleri sürdüğümüz ilkeler arasında, sorumlu bir şekilde uzay çalışmaları yürüten devletlerin itiraz edeceğine inandığımız hiçbir sey yok" diye ekledi.

Gold, “Biz Artemis Şartları yoluyla geleceğin 'Star Wars'dan çok 'Star Trek' (Uzay Yolu) gibi olmasını umuyoruz" dedi.

Cumhuriyet

Yorumlar