Spor

İpek Soylu: İnsanı ayakta tutan şey özgüven

Soylu, teniste başarıya giden yolda maçtaki fiziksel gücün ötesinde, saha dışında da konsantrasyonun önemine değindi.

İpek Soylu: İnsanı ayakta tutan şey özgüven

Wimbledon Tenis Turnuvası'nda teklerde Grand Slam ana tabloda oynayan ilk Türk kadın tenisçi ünvanına sahip İpek Soylu, Akra'da düzenlenen "Akra Talks" (Akra Sohbetleri) etkinliklerinin 2017'deki son konuğu oldu. Ebru Ertek'in moderatörlüğünde düzenlenen söyleşide Soylu, teniste başarıya giden yolda maçtaki fiziksel gücün ötesinde, saha dışında da konsantrasyonun önemine değindi.

Konuşmasına her şeyin başında yaptıkları işi sevmeleri gerektiğiyle başlayan Soylu, "Yılın 365 gününü maç veya antrenmanla geçiyoruz. Dolayısıyla beslenmemize ve uyku saatlerimize de daha çok dikkat ediyoruz. Sporun hangi dalı olursa olsun, bir sporcunun hayatı gerçekten de çok zordur. Sürekli seyahat ettiğimiz için aile ve arkadaşlarımızdan uzakta, otel odasında yaşamak durumunda kalıyoruz. bir de bunu çok küçük yaşta yapıyoruz. Bunun içinde çok sevmek ve çok çalışmak gerekiyor. Tabii buna bir de özgüveni eklemek gerekiyor. Çünkü sizi ayakta tutan şey genellikle o oluyor" dedi.

Konsantrasyon çok önemli

Soylu, yaptıkları işin bir meslek olduğunu, sadece antrenman yapmanın yeterli olmadığını, her meslekte olduğu gibi sporda ve teniste de konsantrasyonun önemini anlattı. Kariyerindeki satırbaşlarından söz eden milli tenisçi, "Önemli olan hedefinizdir ve o hedefe kilitlenmeniz gerekir" dedi. Soylu, kariyer sürecini anlatırken; "Kendini tanımak, neyi yapıp neyi yapamayacağını bilmek çok önemlidir. Ben, sporcu bir ailenin en büyük çocuğu olarak Adana'da dünyaya geldim. 6 yaşında tamamen hobi olarak başladığım tenis, şu an benim hayatımın en önemli parçası haline geldi. Romanya'da ilk profesyonel maçıma çıktığımda daha 10 yaşındaydım. Kariyerimdeki yükselişim ise 2012 yılında Grand Slam'lerin junior kategorisinde gerçekleştirilen 4 turnuvadan 3'üne katılmamla birlikte başladı. Grand Slam'lerin önemli bir turnuvası olan Wimbledon'dan gençler kategorisinde mücadele ettim. aynı turnuvada gençler kategorisi ana tabloda oynayan ilk Türk kadın tenisçi olarak da tarihe geçtim. Bu turnuvalarda yer aldığımda daha 16 yaşındaydım." dedi.

Soylu, her maçı kazanmanın elbette mümkün olmadığını ancak kaybedilen maçlardan sonra pes etmeyip, ders alarak bir sonrakine hazırlanmak olduğunu da sözlerine ekledi.

Yorumlar