Dünya

Fransa sokakları yine savaş alanına döndü

Fransa'da 27 Haziran'da polisin açtığı ateş sonucu Nael M. isimli 17 yaşındaki genç sürücünün hayatını kaybetmesinden bu yana düzenlenen gösterilerde çatışmanın dozu artarken, protestoları bastırmak için devreye zırhlı araçlar girdi.

Fransa sokakları yine savaş alanına döndü

Fransa'da genç sürücünün polisin açtığı ateş sonucu ölümünün ardından başlayan protestolar
Polis kurşunuyla hayatını kaybeden gencin anısına düzenlenen gösteriler başta Paris, Marsilya, Lyon olmak üzere ülke genelinde birçok kente sıçradı.

Araçların ateşe verildiği, okulların, polis karakollarının ve kamu binalarının kundaklandığı gösterilerde polisle protestocular arasında sert çatışmalar yaşanıyor. Protestoların yayılmasıyla sahadaki kolluk kuvvetleri yetersiz kaldı.

Olayları kontrol altına almak için hükümet zırhlı araçları ve takviye kuvvetleri sahaya sürerken, polis olayların başladığı ilk günden bu yana en az 2 bin 122 protestocuyu gözaltına aldı.

Yetkililer, gözaltına alınanların büyük çoğunluğunun reşit olmayan çocuklardan oluştuğunu açıkladı.

Öte yandan, Paris ve çevresinde toplu taşıma kısmi olarak askıya alınırken, patlak veren sokak olayları nedeniyle valiliklere ülke genelinde saat 21.00'den sonra otobüs ve tramvay seferlerini iptal etme talimatı verildi.

Fransa'da sokağa çıkma yasağının uygulandığı kent sayısı ise 10'u buldu.

Sokaklardaki protestolara ilişkin ülkede düzenin sağlanması için OHAL dahil tüm ihtimallerin masada olduğu yetkililerce dile getirilirken, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Ravina Shamdasani, polis kurşunuyla genç sürücünün öldürülmesi nedeniyle endişe duyduklarını söyledi. Shamdasani, "Fransa'nın, kolluk kuvvetlerindeki derin ırkçılık ve ayrımcılık sorunlarını ciddi şekilde ele almasının zamanıdır." ifadesini kullandı.

BM, Fransa'da polis kurşunuyla öldürülen genç için düzenlenen protestolara ilişkin ise "Orantısız güç kullanımına ilişkin tüm iddialar hızla soruşturulmalıdır." mesajını verdi.

Fransa Dışişleri Bakanlığı, BM'nin Fransız kolluk kuvvetlerindeki ırkçılık ve ayrımcılığa ilişkin açıklamasını "asılsız suçlama" olarak niteledi ancak ülkede aşırı sağ siyasetçiler hükümete OHAL çağrısı yaptı ve aksi durumda "iç savaş" çıkacağını savundu.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkede çıkan olayların ardından tüm ebeveynleri sorumlu olmaya ve çocuklarını evde tutmaya çağırdı.

Nanterre kentinde, Nael M. isimli genç sürücünün polis ateşiyle öldürülmesinin ardından, araçtaki bir yolcunun olay anını anlattığı ses kaydının olduğu video, farklı sosyal medya platformlarında çıktı.

Fransız BFMTV kanalı, söz konusu videonun doğruluğunun teyit edildiğini belirterek, ismi belirtilmeyen yolcunun ses kaydının da yer aldığı görüntülü haberi sundu.

Ses kaydında söz konusu yolcu, "Bu videoyu gerçeği ortaya çıkarmak için yapmak istedim, çünkü sosyal medya ağlarında arkadaşım Nael'in ölümü hakkında çok fazla yanlış şey dönüyor. Size olayı A'dan Z'ye anlatacağım." diye konuştu.

Yolcu, 27 Haziran'da sabah yerel saat ile 08.00 sularında, 2 arkadaşıyla buluşarak ödünç aldıkları araçla Nanterre'de gezmeye çıktılarını belirtti.

Alkol veya uyuşturucu kullanmadıklarını söyleyen yolcu, araçla otobüs yolunda ilerledikleri sırada motorları üzerindeki 2 polisin kendilerini takip ettiğini fark ettiğini kaydetti.

Yolcu, memurların sireni çalıştırdığını ve ardından Nael'in aracı durduğunu anlattı.

Polislerden birinin Nael'e aracın camını açmasını söylediğini, arkadaşının da bu komuta uyduğunu anlatan yolcu, polis memurunun Nael'e, "Motoru durdur, yoksa seni vururum." dediğini belirtti.

Yolcu, polislerin Nael'e silahlarının kabzasıyla vurduğunu söyledi.

Polislerden birinin, Nael'in şakağına silah doğrultarak, "Kıpırdama yoksa kafana bir kurşun sıkarım." dediğini anlatan yolcu, diğer polisin ise meslektaşına "vur onu" diye konuştuğunu belirtti.

Yolcu, polisten aldığı üçüncü silah kabzası darbesiyle Nael'in ayağının fren pedalından çekildiğini ve aracın hareket ettiğini anlattı.

Arabanın ön camı hizasındaki polisin ateş açmasıyla vurulan arkadaşının ayağının gaza değmesiyle aracın ilerlediğini ifade eden yolcu, "(Nael'in) Can çekiştiğini gördüm, titredi. Sonra bariyere çarptık. Ben de korktuğum için araçtan inip, kaçtım." ifadelerini kullandı.

Olayın görgü tanığı yolcu, polislerin kendisini de vurabileceğini düşündüğünü, bu nedenle koştuğunu belirtti.

Yolcu, "Polislerin gözlerimin önünde arkadaşıma yaptıkları karşısında şoke oldum." diye konuştu.

Haberde, olay günü çekilen amatör kamera kayıtları, olayın ardından basının kaza noktasında çektiği görüntüler, olay günü genç sürücünün takip ettiği güzergahı gösteren harita yer aldı.

Fransız basını, söz konusu görgü tanığının 3 Temmuz'da polise ifade vereceğini aktardı.

Öte yandan, Fransız basınındaki haberlere göre, Nael M, Nanterres'deki İbn Badis Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Mont-Valerien kabristanına defnedildi.

Cenaze törenine ailesi ve arkadaşlarının yanı sıra yüzlerce kişi katıldı.

Ölümü polis şiddetine tepki olarak ülkede 5 gündür devam eden olaylı protestolara yol açan gencin cenaze merasimi basına kapalı olarak gerçekleşti.

Cenaze namazı ve merasimi yoğun güvenlik önlemleri altında geçerken zırhlı araçlar da yakın mesafeye konuşlandırıldı.

Polis, 27 Haziran'da Nanterre'de, içinde 3 kişi bulunan ve sürücüsü "dur" ihtarına uymayan bir araca ateş açmış, 17 yaşındaki sürücüyü öldürmüştü.

Nael'in ölümüne tepki gösterenler, ülke genelinde farklı kentlerde sokağa çıkarak polisle çatışmıştı.

Yorumlar