Fuska ile kirazın değişik bir hikayesi

Bu karikatürü görünce aklıma depresif astrofizik belgeselleri geldi.
Uzay'ın büyüklüğünü insanın önemsizliğinin kanıtı olarak ileri süren belgesellerden söz ediyorum.
Depresif olması varlığın ve yaşamın anlamı konusunda son derece karamsar oluşlarından kaynaklanıyor.
Şimdi çocukluğuma gidip fuska ile kiraz'ın hikayesini anlatayım size:))
Trabzon'un gökyüzüne yakın köyümüzde fuska/böğürtlen yemek kolaydı, her tarafta en fazla boyumuzun ikiye katlayan dikenimsi bitkiler fuskayla dolu olurdu.
Ama bizim gözümüz kirazda idi, o da rahmetli komşu dedenin arazisindeydi, tabi bizim yaramazlıklarımızdan bizar, bu yüzden bize asabi bozuk.
Şimdi gelelim asıl konuya:
Bizim şapur şupur yediğimiz tadına doyamadığımız kirazlar "şu devasa ağaçta benim ne önemim var ki" dese ne dersiniz:))
Elimizi yüzümüzü mora boyayan fuskalar da bunu duyunca "ne güzel kiraza nisbetle vay be pek de önemliyim" dese ne dersiniz:))
Öyleyse evrenin uçsuz bucaksız olduğunu gösteren teleskop insanın önemsizliğini değil aksine ne kadar önemli olduğunu vurgulamıyor mu?
Ali Rıza Bayzan - Mistikalem.com
instagram: alirizabayzan
twitter: @arbayzan
facebook: Ali Rıza Bayzan
- 18 Ocak 2021
- 16 Aralık 2020
- 08 Aralık 2020
- 14 Kasım 2020
- 08 Kasım 2020
- 30 Ekim 2020
- 15 Ekim 2020
- 13 Nisan 2020
- 19 Mart 2020
- 08 Mart 2020
- 22 Ekim 2019
-
18 Ekim 2019
Dile kolay tam 174 ton kitap! Merakımdan oturup hesab ettim...