Uranüs Boğa ve Tepe Çakra Üzerine

06 Şubat 2021 Cumartesi
Uranüs Boğa ve Tepe Çakra Üzerine
Uranüs Boğa ve Tepe Çakra Üzerine

Çakra öğretisine göre tepe, taç yani yedinci çakra her şeyin birliğinin deneyimlendiği çakradadır. Taç çakra enerjinin hem bünyeye girdiği hem de bünyeden çıktığı noktadır: her şeyin enerjiye dönüştüğü, enerji formunda salındığı, sonra tekrar enerji formunda alındığı yerdir. Bu yüzden birliktir çünkü bu inanışa göre, her şey ve herkes zaten özünde enerjidir, onlara formunu veren sadece başka frekanslarda titreşmiş olmaktır.

Tepe çakranın gezegen sembolü ise Uranüs’tür. Mitolojide Uranüs kozmik güç olarak bilinir. Henüz sınırların, yani ufkun, formun, maddenin (Satürn) olmadığı bir dönemi temsil eder. İlk tanrılardandır ve diğer tanrıların babasıdır.

İmdi, Uranüs’ün dünyayı temsil eden Boğa’da olması ise, kozmik gücün, enerjinin, sınırsızlığın yani belirsizliğin dünya ile zuhur etmesi, dünyadan beklenmesi ve dünyevileşmek hikâyesini bizlere verir. Belki de bu yüzden Uranüs klasik astrolojiye göre Boğa’da düşük kabul edilir çünkü kozmik enerji bir gezegene sıkışmış gibidir. Enerji sıkışması ya da enerjinin dünyada açığa çıkması gibi bir anlam oluştuğu için, depremler, elektrik, internet problemleri, iklim krizleri vs gibi oluşumlar Uranüs Boğa’ya bilhassa atfedilir.

Uranüs’ün Boğa’da olması en ulvi ve mistik anlamda kozmik gücün dünyaya teması ise, en düşük ifadesi dünyevileşmektir. Bir yandan dünyanın belirsizliğinden korkmak ama öte yandan her şeyi yine dünyadan beklemektir. Bu yüzden şifası enerjiyi dünya ötesi yani madde ötesi yaani metafizik boyutta çalıştırabilmektir. Burada kastım, hele de metafizikle din, hokus pokussal işsel falan değil, ha kimi bunu böyle çalıştırmayı da tercih edecektir. Aslında demek istediğim soyut kontrol yani fikirler, duygular, ufkun ötesine bakabilen bir zihin. Çünkü nihayetinde Boğa dünyayı temsil ettiği gibi bedeni de temsil eder. Bedenin duygu ve düşünceleri olduğu kadar duygu ve düşüncelerin de bedeni etkilediği ise bilinmektedir.

Bu sebeple kontrolsüz, bilinçsiz bir etki-tepki döngüsüne kapılıp gitmektense, bilinçli bir etki ile tepki oluşturmak Uranüs Boğa’nın doğru kullanımıdır. O zaman kozmik güç, Jedilarla olduğu gibi bizimle olur. 

Örnek vermek gerekirse biri bize çarpınca sinirlenmek bilinçsiz bir etki-tepki durumudur. Ancak bir an olsun sinirlenmemeyi seçmek, sinirlenmeyip olumlamaktan, sinirlenmeyip sarılmaktan falan bahsetmiyorum, sadece sinirlenmemeyi seçmek enerjinin kontrolüdür. Ya da mevcut şartlara bakıp, onların içinde debelenmektense, zihnen, tüm bunların ötesini, iyisini vizyonlayabilmek, vizyonlayıp oldurmak için ayrı bir inada düşmek değil, sadece vizyonlayabilmek yine enerjiyi bilinçli yönlendirmektedir.

Ne olana kayıtsızlık geliştirelim diyorum ne de televizyon karşısında mayışmış beyinler gibi fıkra çıkarsa gülüp, acıklı film çıkarsa ağlamayı doğru buluyorum. İlki kaldıramamaktan kaynaklı bir kayıtsızlık hali, ikincisi ise sıfır irade, koyun gibi güdülmek gibi geliyor bana.

Ama gerçek şu ki aslında kimse ya da hiçbir şey, her an, her dakika size ne düşüneceğinizi ya da ne hissedeceğinizi dikte edemez. Sizler basılınca açılan, tekrar basılınca kapanan makinalar değilsiniz. Elbette her an kendimizi ve tepkilerimizi de yönetemeyiz, o da insanın organik doğasına aykırıdır. Ancak bir an gelir ki; orada size “çaresizliğe düş” komutu gelirken ufkun ötesini vizyonlamayı seçmek, size “ağla” komutu gelirken, gülümsemeyi seçmek, size “kavga et” komutu gelirken yürüyüp gitmek, anı değiştirir. An değişirse gelecek değişir. Gidişat değişir.

Bilhassa bu ay Kozmik gücünüzün, iradenizin ve soyut âleminizin, size ait olduğunu unutmayın.

Caput Draconis - mistikalem.com

Prof. Yaşam Koçu, NLP ve Öğrenci Koçluğu
Usui-Kundalini Reiki II
Seans/iletişim: w.erleichda@gmail.com

www.youtube.com/user/thejenrachelblack