Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar

17 Mayıs 2020 Pazar
Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar
Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar

Hiç bir mahalleye yeni taşınan çocuk oldunuz mu? İlk zamanları bilirsiniz.

İnsan önce çekinir diğer çocuklara yaklaşmaya. Karşısında kimler var, bilmiyordur. Bu bilinmezlik, güvensizliği doğurur. İnsanın, kaç yaşında olursa olsun kalkanları açılır.

Camdan izler bir süre diğer çocukları. Tanımaya, anlamaya çalışır. Muhtemelen yalnızca olumsuz yönlerine odaklanır ve asla dost olamayacaklarını düşünür. Odasına döner ve kendi oyuncaklarıyla geçirir vaktini.

Zamanla yalnızlık boğmaya başlar. Daha sık cama çıkar, bakkala giderken, arada oyunlarına bakar.

Farkında değildir ama aslında mahalledeki çocuklar da ona bakmaktadır, onu düşünmektedirler. Çünkü ne kadar iyi olursa olsun bir mekânda dostluklar, zamanla kısır döngüye girer. Rutin sıkıcı bir hal almaya başlar. Taze kan gelmiştir, kaçar mı?

Tam bu noktada Tolstoy’un meşhur tespiti evrensel bir kanun gibi yürürlüğe girer: "Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar: ya bir insan bir yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir." Geçmişte belki de yaşadıklarımızın, duyduklarımızın, gördüklerimizin etkisiyle insanlardan çektik kendimizi ya da grup olarak taze kanlara kapattık mekânımızı. Ve sanki öyle uzun sürdü ki bu evre, herkes bir daha asla kırılamayacak bir yalnızlığa ya da ölü bir rutine hapsolduğuna inandı. Mümkün mü gerçekten? İnsanın herkes ve her şeyden el ayak çekmesi? Ölene dek? Bir daha geri dönmemecesine?

Ciddi bir çoğunluğumuz için değil. Tüm olumsuz yargılarımıza, acıyan yaralarımıza rağmen, elbette tekrar deneyeceğiz! Çünkü bir noktada oda boğacak, oyuncaklar boğacak, tek kişilik senaryolar boğacak. Seyircisiz sahneler boğacak. Aynı yüzler, aynı dertler boğacak. Herkese taze bir soluk gerekecek. O noktada aşırı olumsuz önyargılar, zıvanadan çıkmış egolar, esnemez gibi duran fazla söz sahibi prensipler bir bir yumuşayacak, insanın kalbini saran buz, her bahar olduğu gibi yine eriyecek. Bırakın buz erisin. Onu soğuk geçmişle beslemeyin. Bırakın bahar kalbinizde yine yeşersin. Geleceğin sıcağına sırt dönmeyin!

Caput Draconis - mistikalem.com

Prof. Yaşam Koçu, NLP ve Öğrenci Koçluğu
Usui-Kundalini Reiki II
Seans/iletişim: w.erleichda@gmail.com

Instagram: ccaputdraconiss

www.youtube.com/user/thejenrachelblack