Astrolojide ruh noktası ve şans noktası

25 Ağustos 2020 Salı
Astrolojide ruh noktası ve şans noktası
Astrolojide ruh noktası ve şans noktası

Amor Vincit Omnia
(Aşk, herşeyin üstesinden gelir)

Neye niyet neye kısmet ! Her birimiz kendi kısmetimiz ile dünya gezegenine ‘merhaba’ diyoruz. Yaşam yolculuğumuzda birden fazla niyetimiz var olsa da mevcut bedenimizdeki hayat deneyimimize öz bir niyet ile merhaba demeyi seçiyoruz ve zamanın döngüselliğinde o ‘niyetin’ izini sürüyoruz kendi gerçekliğimiz ile bir olabilmek adına…

Bu bağlamda hatırlamakta fayda var ki; kısmet her zaman niyette aşk’ a düşmektedir. Kendi gerçekliğimiz ile bir olabilmek adına, niyetimizin ışığında ilerlemeyi seçtiğimizde, kısmetlerimiz ile birleşiriz.

Niyet; öz yaşam gücünden (Güneş) tezahür eder ve yansımasını kısmette var eder (Ay ).

Niyet kendisini nasıl tezahür ettirir?

‘Ses’aracılığı ile. Niyetlerimizi, gerçekliğe dönüştüren sihir: ses’tir. Sesinizi bilinçli bir farkındalıkla dinleyin, eşsiz bir titreşimi var, değil mi?

Bu eşsiz tonun kökü, içsel Güneş’ imizden(bilinç/ öz yaşam gücü) geliyor, düşünürseniz göreceksiniz ki; Merkür gezegeni Güneş ten ‘28’ dereceden fazla uzaklaşamaz. Bilinç ile bilinçdışı arasındaki bağı kuran Tanrıların habercisi Merkür, en temelde ‘ben (öz ben bilincinin)’ bilincinin ortaya çıkmasına zemin sunar.

Sesimizin tonu; öz yaşam gücümüzü yansıtır. Öz ses; karın merkezinden (Hara) gelir ve boğazınız vasıtası ile dış dünya ile buluşurken bu buluşmanın bedensel duyumlarını (kısmet) bedenimiz (bilinçdışı) aracılığı ile temas ederiz.

Niyet ile kısmetimizin nihai hedefi bizlerin öz sesimizi hatırlamamıza vesile olmalarıdır.

Yaşamımızın her alanı, aslında bizlerin yaratımının bir parçasıdır. Ve dolayısı ile gördüğünümüz, hissettiğimiz herşeyin sorumluluğu bize aittir.

Niyet (ruh noktası) ve kısmet (şans noktası) olguları astroloji literatüründe iki ışığın yükselen burç ile olan ilişkisi (Güneş/Ay) aracılığı ile aktarılmaktadır. Astroloji literatüründe her bir gezegenin bir noktası mevcuttur ve bu noktalar ‘Arap noktaları’ olarak nitelendirilmişlerdir. Bunlardan en ön plana çıkan noktalar ‘şans noktası (pars fortuna) ve ruh noktası (pars spirit) dır.

Şans Noktası; Ay a ait pasif bir noktadır ve kişinin yaşam döngüsündeki özellikle maddi formdaki imkanlarına, kazanımlarına ve kapasitesine işaret etmektedir. Mevcut kapasitemizi, yeteneklerimizi maddi dünyada nasıl tezahür ettirebileceğimiz ile doğrudan ilişkili önemli bir noktadır.

Şans noktasının doğum haritasında 1. eve konumlandırarak yeni bir harita oluşturabiliriz, ‘Athla Çemberi’, kişinin genel kısmetinin hangi yaşam alanlarında nasıl ışıdığına ilişkin bilgi sunan bir harita olan Athla Çemberi (Kısmetler/Ödüller) ne ilişkin detaylı bir yazı okumak isterseniz : https://vesta77akademi.blogspot.com/2019/12/bu-nasil-kismet.html

Ruh noktası ise; Güneş e ait bir noktadır. Öz niyetimizi ve bu niyeti nasıl tezahür ettireceğimize, ruhun yönelimine işaret eden aktif bir noktadır. Kişinin yaşam yolcuuğunda varmak istediği, olmak istediği formlara işaret etmektedir.

Şans ve ruh noktası birbirini tamamlayan ve aynı zamanda birbirini yansıyan noktalardır. Bu yansımayı Gandhi’nin şu güzel söylemi net bir biçimde bizlere aktarıyor:


“Düşüncelerinize dikkat edin; duygularınıza dönüşür,
Duygularınıza dikkat edin; davranışlarınıza dönüşür,
Davranışlarınıza dikkat edin; alışkanlıklarınıza dönüşür,
Alışkanlıklarınıza dikkat edin; değerlerinize dönüşür,
Değerlerinize dikkat edin; karakterinize dönüşür,
Karakterinize dikkat edin; kaderinize dönüşür.”

Mahatma Gandhi

Mahatma Gandhi'nin doğum haritasına baktığımızda, ruh noktasının ‘iyi ruhlar evi (agathos daemon) olarak nitelndirilen 11. evde Aslan burcu sürecinde olduğunu görüyoruz. Ayrıca Ay ile birleşim halinde olan ruh noktasının ‘Merkür’ gezegeninin kısmi asaletinde yer aldığını görmekteyiz.
Alışkanlıklarımız, belirli rutinlerle gerçekleştirdiğimiz eylemler sonucu oluşması ‘Ay’ ve ‘Ay döngüleri’ ile ilişkilidir, sonrasıdan bizler bu alışkanlık döngüsüne ‘kader’ olarak nitelendiririz. Bu hususun altını Gandh nin söyleminde zikr ediyor olması şaşırtıcı mı?
Gandhi nin düşüncenin enerjiyi şekillendirci gücünü her daim ön planda tutmasının ruhunun özünde/niyetinde var olduğunu görüyoruz.

Mahatma Gandhi nin ruhunun niyetinde; sosyal bilinci uyandırarak, umudun her daim yaşamın güçlü bir farkındalığı olduğunu dünya bilincine aktarmak olduğunu söyleyebiliriz. İnsan haklarının savunucusu (11. ev) ruhani lider (aslan burcu) Gandhi; şiddetsizlik prensibinin de tüm dünya gezegenine yayılımına vesile olmuş yüce bir ruhtur.

Albert Einstein, Mahatma Gandhi hakkında; “gelecek nesiller, dünyada böylesi bir varlığın etiyle kemiğiyle dolaştığına zor inanacaklar” demiştir.

Aslan burcu, ‘spiritüellik-ruhsallık’ ile de ilişkili bir burçtur. Spiritüellik; her birimizden daha üstün bir güç sayesinde, ayrılmaz şekilde birbirimize bağlı olduğunumuzun bilincinde olmak demektir. Aslan burcunun olduğu yaşam alanına kendi kimliğimizi cesurca ve cömertçe ortaya koyarız.
Ruh noktası ve Ay birleşiminin Mars gezegenine karesini görmekteyiz. Ve Mars gezegeni de ‘Merkür’ gezegeninin asaletinde bulunmaktadır.

Zihinsel gücün boyunduruk altına alındığında (Mars) herşeyin mümkün olabileceğinin ve gerçek özgürlüğe kavuşabileceğini insanlığın bilnçdışına mühürlemiş ölümsüz bir lider.
Kısmetinde ise görünenin ardındaki güç ile bir olarak bir dönüşüm gerçekleştirerek öz değerin maddi dünyanın ötesinde olduğunu işaret etmek olduğunu görmekteyiz. (şans noktası Akrep burcu sürecinde ‘Satürn’ gezegeni asaletinde.

Athla Çemberine göre, ruh noktasının 10. evde (Athla çemberine göre 10. ev: eylemleri, karakteri, gelenekleri göstermektedir) yer alması da, Gandhi nin dünya çapında tanınır bir kişilik, bir vizyoner, ölümsüz bir ruh olarak ön planda var olacağının ve öğretilerinin/ gerçekleştirdiklerinin fizyolojik bedeninden ayrıştıktan sonra da yaşayacağına işaret etmiş. Ruh noktasının yönetici gezegeni Güneş in de 12. evde (Athla çemberine göre 12. ev: istekleri, niyetleri göstermektedir) ’Merkür’ gezegeninin kısmi asaletinde

Terazi burcu sürecinde yer alması; biz bilincinin zemininde, dünyada barışı, uyumu, dinginliği uyandırma niyetinde/istediğinde bir ruh olduğunun altını çizmektedir.

"Ben öldükten sonra, tek başına beni temsil edebilecek
niteliklere sahip kimse olmayacak.
Ancak birçoğunun içinde, bende parçalar var olmaya devam edecek.
Eğer hepiniz benliklerinizi bir kenara bırakıp davanıza sahip çıkabilirseniz,
işte o zaman benden arda kalan boşluğu doldurabilirsiniz. "
Mahatma Gandhi

Şimdi beraberce Kriya Yoga öğretisini dünya geneline yayılımını gerçekletirmiş, ülkemizde de dilimize çevrilen otobiyografisi (Bir Yogi nin Otobiyografisi kitabı) sayesinde tanıdığımız Hindistanlı yogi Yogananda Paramahamsa (Mukunda Lal Ghoş) ın doğum haritasında ‘şans ve ruh noktalarını’ yorumlamaya çalışalım.

“Doğum anında, gökyüzünde çarpıcı ve süslü bir şekilde mesaj kaderi-geçmişteki
iyi veya kötü hareketlerin neticelerini-vurgulamak için değil,
insanda kendi evrensel esaretinden kurtulma  iradesini uyandırmak içindir.”
Yogananda Paramahamsa

Yogananda Paramahamsa nın doğum haritasına baktığımda ilk gördüğüm ruh ve şans noktalarının ve Güneş in ‘Venüs’ gezegeninin kısmi asaletinde yer aldığı oldu. Siz bu haritaya baktığınızda odağınız nereye yöneliyor ve ilk ne görüyorsunuz?

Sonra ‘Bir Yogi’nin Otobiyografisi’ kitabını elime aldım ve fotoğrafta gördüğünüz resim ve resmin altındaki yazı beni hiç de şaşırtmadı doğrusu!

‘Sevgi’nin enkarnasyonu’

Venüs gezegenenin temel fonksiyonu arasında; sevgiyi nasıl duyumsadığımız ve sevgimizi nasıl yansıttığımız yer almakla birlikte; bireyin bütünlüğe ulaşma yolculuğunda, ruhsal ve fiziksel doğaları birleştirebilme gücünü aktarmaktadır.
Güneş; kalbimizi sembolize ederken; kalbin kendisine özgün ritmini Venüs gezegeni sembolize etmektedir.
Ve Venüs gezegeninin mitolojisine baktığımızda, Uranüs gezegeni ile bağı nedeni ile de ‘reenkarnasyonun gezegeni’ olarak da nitelendirilmektedir.
Uyumu, dengeyi, ahengi,güzelliği, zevkleri, iştahı, sanatı simgeleyen ‘Barışın Tanrısı’, Venüs gezegeni fonksiyonunu ‘değerlendirme yaparak’ gerçekleştirir.
Kendimiz ile olan ilişkimize objektif bir biçimde yaklaşmayı seçerek, içselliğimizdeki zıtlıkları bir hale dönüştürerek, tabiatın öz ritmi ile uyumlu hale gelebiliriz.

Yogananda Paramahamsa nın ruh ve şans noktalarına bakmadan önce ışıkların (Güneş ve Ay ın ) ilişkisine göz atalım:

Güneş; Oğlak burcu sürecinin ‘Venüs’ gezegeninin kısmi asaletinde konumlanırken, Ay, Aslan burcu sürecinin ‘Mars’ gezegeni kısmi asaletinde konumlanmaktadır.

Ay, ‘ büyüyen’ fazda. Büyüyen Ay fazı; bireyin içerisinde bulunduğu topluma fayda sağlamayı ve toplum tarafından tanınma gibi duygusal gereksinimlerine işaret etmektedir. Hizmet sunmak, çalışmak, herhangi birşeyin uygalayıcısı ve geliştiricisi olmak, kişinin ana motivasyonları arasında yer almaktadır.

Nitekim, yükselen burcun ‘Başak’ olduğunu görüyoruz. Yükselen derecesi ‘Merkür’ gezegenin kısmi asaletinde( 4. Ev Yay burcu) ve Başak burcunun yönetici gezegeni Merkür, Yay burcu sürecinde Venüs gezegeni ile birleşim halinde.

Başak burcu; hizmet odaklı bir bilinç yapısına işaret ederken eş zamanlı olarak, sağlık, analitik zeka, marifet arketiplerini de simgelemektedir. Başak burcu bilinci, hizmet ettiği hususlarda etkin olmak ister.
Ayrıca , Başak burcu bilinci; dünyanın ritmi ile uyum bağı kurabilmek adına, kendi üzerinde ‘arınma’ yönünde derinlemesine çalışma motivasyonunu özünde barındır ki; özünde ancak kendisini değiştirerek, dünyayı değiştirebileceğini bilmektedir.

Yogananda Paramahamsa nın da kendisini arındırma yolu olarak ‘yoga’ yı seçtiğini ve bunu bilinç-bilinçdışı boyutlarının ardındaki manayı keşfetme, anlamlandırma motivasyonu ile yolculuğunda varoluşunun köklerinden aldığı güç ile ilerlediğini söyleyebiliriz.

Ruh noktası ise; Koç burcu sürecinde 8. Evde (Venüs gezegenin kısmi asaletinde) konumlanmaktadır. Koç burcunun yönetici gezegeni ‘Mars’ da 8. Evde Koç burcu sürecinde Jüpiter ile birleşim halindedir. Koç burcunun yücelim yöneticisi Güneş ise 5. Evde Oğlak burcu sürecinde şans noktası ile birarada konumlanmaktadır.

Öncelikle ruhun niyetini, eğilimini görebilmek adına Koç burcu arketiplerini düşünelim.
Koç burcu; varoluşun ilk ışığını, farkındalığı , öncü olmayı, saf bir ‘ben bilincini, liderliği, inisiyatif almayı, rekabeti, eylemi sembolize etmektedir.
Koç burcunun doğum haritamızda bulunduğu yaşam alanında; hareket, mücadele ve yeniliklerin var olduğunu görürüz.

Yogananda Paramahamsa, maddenin ardındaki manayı arayışını hem Koç burcunun 8. evde, hem de yönetici gezegeni Mars ın burada Jüpiter gezegeni ile birleşimi:
Varoluş niyetindeki; spiritüel boyutta bir mistik, guru ruhani boyutta bir lider olma vasıflarını ne güzel özetliyor.

Başkaları ile olan paylaşımları, krizleri, ölümü simgeleyen bir yaşam alanı olarak nitelendirilen 8. ev, eş zamanlı olarak okült konuları, metafizik olguları yansıtan, yeniden doğma sürecini de sembolize etmektedir. Koç burcu sürecinde 8. evde Jüpiter ve Mars gezegenleri ile birarada olan ruh noktası; maddi dünyanın deneyimlerinden yola çıkarak, tek başına kendi bilincini cesaretle feth etmedeneyimibe ilerleme ve bu süreçte varolanın ötesine, sınırların ötesine geçerek yeni bir farkındalık uyandırma misyonunu gerçekleştirerek bir lider olma yönünde bir hayat enerjisine, bir varoluş niyetine, işaret etmektedir.

Yogananda Paramahamsa nın kısmetine baktığımızda ise şans noktasının; Oğlak burcu sürecinde 5. evde (Venüs gezegenin kısmi asaletinde) yöneticisi Satürn gezegenin ise 2. Evde Terazi burcu sürecinde yer aldığını görmekteyiz.

Öncelikle yine ruh noktasında gerçekleştirdiğimiz gibi şans noktasının bulunduğu burcun arketiplerini göz önünde bulunduruyoruz.

Oğlak burcu bilinci; disiplini, gelenekleri, hırsı, planlamayı, yönetimi, sebatı, derin bir anlayışı, yanlızlığı sembolize eder.
Kişinin kısmetinde planlı disiplinli bir yaratıcılık süreci olduğunu ön görebiliriz, Satürn ün Terazi burcunda yer alması ise bu kısmetin sanatsal bir biçimde ve öz değerin, öz yeteneklerin zemininde tezahür edebileceğini göstermektedir.

Ruh noktasından açılım gerçekleştirdiğimizde (zodiacal releasing* tekniği ile) ise; ‘Bir Yogi’nin Otobiyografisi’ kitabının yayınlandığı ve 20. Yüzyışın en iyi 100 spiritüel kitanı arasında yer aldığı, ‘1946’ yılında Yengeç burcu dönemi ve doğal olarak zaman yöneticisini bu dönem için ‘Ay’ olduğunu görüyoruz. Ay 12. evde yer aldığını ve Jüpiter, Merkür-Venüs birleşimi ile vizyon genişletici, ilham verici, içsel uyumu simgeleyen ‘büyük üçgen açısı’ kurduğunu görüyoruz.


Ayrıca, Athla Çemberinde ‘Ay’ ın konumuna baktığımızda ‘ünü-şöhreti’ gösteren 8. evde yer aldığını görüyoruz.
Nitekim Yogananda Paramahamsa nın da yoga yolculuğunda küçük yaşlardaren Aşram da özel gular ile birebir çalışmış olduğu belirtilmektedir.

***************************

Zodiacal releasing  Tekniği nedir? 

Hormonlar nasıl ki belirli bir işlevi uyandırmak bir organımızı çalıştırmak üzere salınım gerçekleştiriyorlar ve böylece organizma işlevsel bütünselliğini denge halinde (sağlık) var edebiliyor ise, gezegenler de belirli dönemlerde salınımlarını ön plana çıkartarak, organizmanın belirli alanlardaki öz yeteneklerini diğer zamanlardan daha fazla ışıma misyonunu üstlenerek ruhun niyeti yönünde açılmasına, nitekim tohumuna geri dönüş yolunu keşfedilmesi adına organizmanın yolunu ışıyorlar, olarak özetlenebilir.

‘Zodiacal releasing’ tekniği; ‘zodyak’ın serbest bırakılışı’, ‘zodyak’ın belirli tarihsel süreçlere göre açılımı’, olarak dilimizde kullanılmakta olan Vettius Valens’in (Helenistik dönem astoloğu/ M.S. 120-175), ‘Anthology’ kitabında yer verdiği bir yaşamın döngüselliğindeki belirli zamanların efendilerini yaşamımızda sentezlememize yol açan bir tekniktir. Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinebilceğiniz yazım:

https://vesta77akademi.blogspot.com/2019/07/tabiatin-ozunu-kelimelere-askin-ritmi.html )

***************************

Son olarak ‘Bir Yogi nin Otobiyografisi’ kitabından 500 kopya satın alan “Kazandığım zenginliği ve varlığı birlikte götüremiyorum. Birlikte götürebileceğim tek şey sevginin oluşturduğu hatıralarım. Sizinle birlikte olan, size güç veren ve size yola devam etmeniz için ışık veren, gerçek zenginlik işte bu sevgi dolu hatıralar.” Kelimelerini yaşamının son günlerinde zikr eden Steve Jobs un ruh noktasına bir bakalım.

Ruh noktası Terazi burcu sürecinde ‘Venüs’ kısmi asaletinde yer alırken, Terazi burcunun yöneticisi Venüs 5. evde Oğlak burcu sürecinde yer almaktadır. Şimdi yukarıdaki sözü bir daha okuyun.

Terazi burcu sürecindeki bir ruh noktası; sanatsal eylemler yolu ile mana alemini maddi dünyada somut hale uyumla, ahenkle, biz bilinci ile tezahür ettirme niyetinin altını çizer. Ruh noktasının yöneticisinin Oğlak burcu süresince yer alması; ruhun özündeki geleneksel, idealist, hedef odaklı, derin bir anlayışı perçinler. 5 ev; yaratıcılık, ve sahnede olma ile ilişkilidir.

Athla çemberine göre değerlendirdiğimizde ruh noktası anlaşmaların, iş birliklerinin ifade bulduğu 3. evde yer almaktadır.
Jobs un kısmetinde (şans noktası Aslan burcu sürecinde ‘Merkür’ kısmi asaletinde yer alıyor) ışıl ışıl parlamak yaratıcılıkla kendisini ortaya koymak ve kendi kimliğini rasyonel aklının ışığında tüm ihtişamı ile toplum önünde sergilemek olduğunu görmekteyiz.

Görüldüğü üzere hiçbir şey tesadüf ya da şans eseri var olmuyor. Herşeyin bir nedeni, ve kendine has bir zaman döngüsü mevcut.  Bu nedenle öz niyetinizin izini sürerken, daima kalbinizin ritmi rehberiniz olsun, hatırlayın ki; ‘aşk (gerçeklik) herşeyin üstesinden gelir!


“Zamanınız kısıtlı! Bu yüzden başka insanların gürültüsünün
kendi kalbinizin sesini duymanızı engellemesine izin vermeyin.”
Steve Jobs