Günümüzde modern TIP literatüründe, çoğunlukla çocuklarda görülen istemsiz yüz, kol ve bacak hareketlerine yol açan nörolojik bir hastalığa "Aziz Vitus'un Dansı" adı verilmiştir.
Ancak Aziz Vitus'un Dansı kökleri çok daha eskilere dayanan kitlesel bir dans çılgınlığının da adıdır. İşte Dans Vebası ve Aziz Vitus gerçekleri:
Dans Vebası (Dancing Plague): Tarihin Gizemli Kitlesel Histeri Fenomeni
Dans Vebası, 16. yüzyılda Avrupa'da ortaya çıkan ve yüzlerce insanın günlerce durmaksızın dans etmesine neden olan bir kitlesel histeri vakasıdır. Orta Çağ'da kaydedilen "dans çılgınlığı" (veya dans vebası) vakaları, özellikle 14. ve 16. yüzyıllarda Avrupa’da ortaya çıkan, insanlar tarafından açıklanamayan ve toplu halde dans etme nöbetleriyle karakterize edilen gizemli olaylardı.
Bu fenomenin görüldüğü en ünlü vakalar şunlardı:
1374 Aachen Dans Salgını: Hollanda'nın sınır bölgelerinde (günümüzde Belçika/Almanya) görülür.
1491 - Utrecht, Hollanda: Utrecht, Hollanda’da dans çılgınlığının görüldüğü birkaç şehirden biridir. Kroniklerde, köylülerin sokakta kontrolsüzce dans ettiği, ağladığı, bağırdığı, bazen de dini vecde kapılmış gibi davrandığı yazılıdır.
1518 – Strasbourg Dans Vebası (o dönem Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu, bugün Fransa): En iyi belgelenmiş dans vebası vakasıdır. Bir kadın (Frau Troffea) sokağa çıkıp dans etmeye başlamış, ardından günlerce aralıksız dans etmiş ve ona yüzlerce kişi katılmıştır. Bazı insanlar dans etmekten yorgunluktan, kalp krizinden veya felçten ölmüştür.
16. yüzyıl Amsterdam: Kilise kayıtlarında "kontrolsüz dans eden gruplar" rapor edilir.
Hollanda başta olmak üzere, Orta Çağ Avrupa’sında görülen dans çılgınlığı olayları, hem tıbbi hem sosyolojik hem de dini açıdan hâlâ tam olarak açıklanamamış, ama belgelenmiş vakalarla gerçekliği kanıtlanmış bir tarihsel fenomendir. Bilimsel olarak net bir açıklama getirilemese de, o dönemin yaşam koşulları ve inanç sistemleri göz önünde bulundurularak çok etkenli bir durum olarak değerlendirilir.
Dans Vebasının Nedenine Dair Olası Açıklamalar
Bu olayların gerçekliği üzerine çokça tartışma yapılmıştır. Başlıca açıklamalar şunlardır:
- Ergotizm (Çavdar mahmuzu zehirlenmesi): Çavdar gibi tahıllarda yetişen Claviceps purpurea adlı mantar LSD’ye benzer halüsinojen maddeler içerir. Zehirlenen insanlar halüsinasyonlar görebilir, kasılmalar ve istemsiz hareketler yaşayabilir.
- Kitle histerisi (kitlesel psiko-somatik olaylar): Stres, kıtlık, savaş ve hastalık gibi yoğun sosyal baskı dönemlerinde ortaya çıkan toplu psikolojik tepki. Bu tür histerik nöbetler, özellikle dini ya da doğaüstü bir inanç sistemiyle açıklanır hale gelir.
- Tarikat ve dini vecd: Orta Çağ’da "Aziz Vitus Dansı" olarak da adlandırılan bu olaylar, bazı dini ritüellerin sapkın versiyonları olabilir. İnsanlar günahlarından arınmak için trans haline geçip kendilerini dansla ifade ediyordu.
- Nörolojik ya da psikiyatrik bozukluklar: Huntington hastalığı gibi bazı genetik hastalıklar dans benzeri istemsiz hareketlere neden olabilir. Ancak bu bireysel bir durumdur ve kitlesel açıklamalarla örtüşmez.
- Aziz Vitus'un Laneti: Dans edenler, Aziz Vitus'a (Hristiyan şehidi) adak adamıştı. Efsaneye göre, aziz onları cezalandırıyordu.
- Tarantizm (Örümcek Isırığı Efsanesi): İtalya'da görülen benzer bir fenomen; kurbanlar "zehrin dansla atılacağına" inanırdı.
Aziz Vitus kimdir? Neden onun adı bu vakalarla ilişkilendirilmişti?
Aziz Vitus, erken Hristiyan şehitlerinden biri olmakla birlikte, Orta Çağ Avrupa halk inançlarında çok daha geniş bir alana yayılmış, özellikle dansla, nörolojik rahatsızlıklarla ve kitlesel davranışlarla ilişkilendirilmiş bir figürdür. Hem korkulan hem de şifa beklenen bir kutsal kişilik olarak, halk diniyle klasik kilise öğretisinin kesişim noktasında yer alır
Aziz Vitus, Hristiyanlık tarihinde önemli bir figürdür ve özellikle Orta Avrupa'da saygı görmektedir. Adı, hem dini yapılarla hem de ilginç tarihi olaylarla anılmaktadır.
Aziz Vitus, Hristiyanlık tarihinde hem erken dönem bir şehit hem de özellikle Orta Çağ Avrupa’sında, dans vebası (St. Vitus Dansı) gibi tuhaf fenomenlerle ilişkilendirilen koruyucu azizlerden biridir. Kendisiyle ilgili bilgiler efsanelerle tarihî kayıtların iç içe geçtiği biçimdedir.
MS 3. yüzyıl (yaklaşık 290 civarı doğduğu, 303 civarı öldüğü tahmin ediliyor). Sicilya, Lucania ya da Roma kökenli olduğu yönünde farklı rivayetler vardır.
Diocletianus’un Hristiyanlara zulmü sırasında işkenceyle öldürüldüğü rivayet edilir. Efsaneye göre öldürüldüğünde henüz 7 ila 12 yaşlarındaydı.
Aziz Vitus Efsanesi
Aziz Vitus’un hikâyesi, çoğunlukla şu unsurları içerir:
Genç yaşta Hristiyan olmuş, babası pagan olmasına rağmen inancını gizlice sürdürmüştür. Babası, Hristiyanlıktan dönmesi için onu cezalandırmış, Vitus ise mucizeler göstererek Tanrı’nın korumasında olduğunu kanıtlamıştır. Roma İmparatoru Diocletianus’un oğlunu şeytanın etkisinden kurtardığı söylenir. En sonunda azap görerek ve mucizevi olaylar eşliğinde öldüğü anlatılır.
Aziz Vitus zamanla Avrupa’da birçok konuda koruyucu aziz olarak görülmeye başlanmıştır.
Orta Çağ’da, kontrolsüzce dans eden veya titreyen insanlara "St. Vitus’un laneti" geldiği düşünülürdü.
Bu yüzden onun günü olan 15 Haziranda halk bazen dans ederek ritüeller düzenlerdi. Halk, nörolojik ya da psikiyatrik sorunlar yaşayanları şifalanmaları için Aziz Vitus’a adanmış kiliselere götürürdü.
Huntington hastalığı gibi istemsiz kas hareketlerine yol açan hastalıklar tarihsel olarak "St. Vitus Dansı" olarak adlandırılmıştır.
Ayrıca epilepsi, kore (chorea), tikler gibi durumların manevi tedavisinde Aziz Vitus’a dua edilirdi.
Aziz Vitus'un Koruyucu Olduğuna İnanılan Meslek Sahipleri
- Dansçılar
- Aktörler
- Komedyenler
- Bira üreticileri
Evcil hayvanlar ve hastalıklı hayvanlar için de dua edilen bir aziz olarak kabul edilmiştir.
"Danse Macabre" (Ölüm Dansı) ikonografisinde, Aziz Vitus’tan esinlenmeler vardır. Gotik ve Rönesans döneminde pek çok sanat eserinde betimlenmiştir.
Almanya, Çekya, Polonya ve Hollanda’da birçok kilise ve şapel onun adını taşır. Özellikle Çekya’daki Prag Katedrali (Katedrála svatého Víta) en ünlüsüdür.
Hollanda'daki İzleri ve Modern Yansımalar
Groningen Folkloru: "Dans Eden Hayaletler" efsaneleri, köy meydanlarında gece dans eden siluetlerden bahseder.
Sanat Eserleri: Hollandalı ressam Pieter Bruegel'in "The Dance of the Mad" (1568) tablosu, olayı sembolize eder.
Popüler Kültür:
Netflix dizisi "The Rain" (2018) ve "Kingdom" (2019) gibi yapımlarda dans vebası temaları işlenir.
Tarihin En Gizemli Kitlesel Psikolojik Olayı
Dans Vebası, açlık, hastalık ve batıl inançların birleştiği bir trajediydi. Hollanda'daki izleri ise daha çok yerel efsanelerde yaşıyor.
Sevgi Özbek - Mistikalem.com
Yorumlar