Uzay

10 Güneş Kütlesindeki Yıldız, 8 Işık Yılı Uzunlukta Ateş Fırtınasıyla Evrende İz Bıraktı

Samanyolu’na komşu kozmik havai fişek gösterisine yol açan nadir yıldız doğumu James Webb uzay teleskobu ile görüntülendi. İşte galaksimizin sınırındaki kozmik doğum:

10 Güneş Kütlesindeki Yıldız, 8 Işık Yılı Uzunlukta Ateş Fırtınasıyla Evrende İz Bıraktı

NASA/ESA/CSA James Webb Uzay Teleskobu, Samanyolu’nun kenarlarında oluşum sürecindeki dev bir yıldızın, evrene “doğum ilanı” gibi yayılan 8 ışık yılı uzunluğundaki dev gaz jetlerini yakaladı. Bu nadir keşif, yıldız oluşum teorileri için kritik ipuçları sunuyor. Gaz halindeki sarı-turuncu filamentler, yandan bakıldığında bir gülü andırıyor ve sol üstten sağ alta doğru hafifçe eğik, çerçevenin merkezinden biraz daha yüksekte. Gülden sol üst ve sağ alta doğru uzanan gaz çıkışları, yuvarlak uçlu, uzun ve dar üçgenlerden oluşan kırmızı loblar şeklinde görünüyor. Her kırmızı üçgen, dalgalı, düzensiz çizgilerden oluşuyor. Alana düzinelerce yıldız serpiştirilmiş. Sarı gülün tepesinde, sekiz kırınım sivri ucuna sahip, özellikle parlak beyaz bir yıldız yer alıyor. Daha da belirgin kırınım sivri uçlarına sahip bir diğer parlak mavi yıldız ise sol altta. Uzayın arka planı siyah...

Konuyla ilgili bilimsel makale The Astrophysical Journal dergisinde  yayımlandı.

James Webb’in Gözünden Dev Yıldızın Doğumu

Samanyolu Galaksisi’nin dış sınırlarında, Güneş’in kütlesinin yaklaşık 10 katı büyüklüğünde genç bir yıldız, evrene görkemli bir “doğum kutlaması” gönderiyor. James Webb Uzay Teleskobu’nun kızılötesi gözlemleri, Sharpless 2-284 (Sh2-284) adı verilen bölgede, 8 ışık yılı boyunca uzanan devasa gaz jetlerini gözler önüne serdi. Bu mesafe, Güneş ile en yakın yıldız sistemi Alfa Centauri arasındaki uzaklığın iki katına denk geliyor.

Yıldızın Doğum İlanı: Herbig-Haro Nesneleri

Gözlenen bu olağanüstü yapılar, bilim insanlarının Herbig-Haro (HH) nesneleri dediği nadir olaylardan biri. Genç yıldızlardan fışkıran yüksek hızlı plazma jetleri, güçlü manyetik alanların etkisiyle dar bir hizada uzaya saçılıyor. Genellikle düşük kütleli yıldızlarda gözlenen HH jetleri, bu kez dev bir yıldızda kaydedildi ve bu durum gökbilimciler için sıra dışı bir örnek oluşturdu.

Araştırmanın başyazarı Yu Cheng (Japonya Ulusal Astronomi Gözlemevi), “Böylesine büyük bir yıldızın bu kadar düzenli ve güçlü jetler üretmesi oldukça nadir. Webb gözlemleri olmasa farkına varamayacaktık” dedi.

Yıldız Oluşumunun Gizemleri Çözülüyor

Webb’in yakaladığı detaylı görüntüler, jetlerin yıldızın etrafındaki gaz ve toz bulutuna çarpmasıyla oluşan şok dalgalarını ve filament benzeri yapıları ortaya koydu. Araştırmacılar, jetlerin yaklaşık 100.000 yıllık bir tarihçeyi sakladığını, her iki uçtaki uç noktaların yıldızın büyüme evrelerini adeta bir “zaman çizelgesi” gibi yansıttığını belirtiyor.

Bilim insanları, gözlemin aynı zamanda yıldız oluşum teorileri arasında uzun süredir süregelen bir tartışmayı da aydınlattığını söylüyor. Webb verileri, çekirdek birikimi (core accretion) modelini destekliyor; yani dev yıldızlar, kaotik süreçlerle değil, istikrarlı bir disk üzerinden kütle kazanıyor.

Yorumlar