Kültür Sanat

Türkçe'nin Uluslararası Şiir Şöleni başladı

Türkiye Yazarlar Birliği tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle, bu yıl 12'ncisi Kazakistan'ın Türkistan şehrinde düzenlenen "Türkçe'nin Uluslararası Şiir Şöleni" Türk dünyasından gelen şairleri buluşturdu.

Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni başladı

İki yılda bir gerçekleştirilen şölenin Ahmet Yesevi Üniversitesi Kültür Merkezi'nde düzenlenen açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Gül, bir devleti güçlü kılan temel unsurun, kültürel, sanatsal ve edebi zenginliğiyle dünya kültürüne yaptığı katkı olduğunu söyledi.

Osmanlı tarihçisi Hammer'in, "Tarih Türklerden çok şey öğrendi." sözüne dikkati çeken Gül, şöyle devam etti:

"Türk adı altında dünyaya nizam vermiş birçok devletin kurulduğu bu coğrafyada medeniyetimizin en önemli kalelerinden biri de, hiç kuşkusuz kadim Türk yurdu olan Kazakistan'dır. Türkçenin uluslararası şiir şöleninin 12'ncisinin bu yıl Hoca Ahmet Yesevi'nin yurdu olan Türkistan'da yapılması hepimiz için ayrıca bir gurur vesilesi olmuştur. TYB'nin adına yaraşır şekilde istikrarla sürdürdüğü bu şölenin, edebiyatçıları bir araya getirerek medeniyet coğrafyamızın farklı noktalarına ulaşarak ve yıllara yayılarak geleneksel hale gelmesinden büyük gururu duyuyoruz."

- "Ahmed Yesevi zor zamanımızda zihnimize döndü, biz de Ahmed Yesevi’ye döndük"

"1992’de Bursa’dan ve Konya’dan başlayan yolculuğumuz Almatı, Aşkabat, Girne, Strazburg, Üsküp, Bakü, Akmescit, Prizren, Bişkek ve Kazan duraklarından sonra Türkistan’a ulaştı" diyen Şiir Şöleni Daimi Heyet Başkanı Mehmet Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkistan, şimdi elbette bu şehirdir, fakat sadece bu şehir değil, ondan çok fazlasıdır. Türkistan Asya’nın merkezinde engin bir coğrafyadır. Asya’nın batı ucundaki Türkiye de Türkistan’dır ve elbette Türkistan da Türkiye’dir. Türkistan’ın çeşitli lehçeler, şiveler, üsluplar, tarzlarda yazan şairleri burada toplaştılar. Şairlere selâm olsun, onlar ki söz sultanlarımızdır, ses bayraklarımızdır."

Sultan Hüseyin Baykara'nın 5 asır önce kurduğu şiir meclislerinin Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni’ne ilham vermeyi sürdürdüğünün altını çizen Doğan, "Bu sultan şair yanında Osmanlı’nın sultanuşşuarası Baki de bu şölende adına ödül verdiğimiz büyük bir şahsiyet. Onun şiirde Sinan’ın mimaride yaptığını yaptığı söylenir, ki doğrudur. Pir-i Türkistan’ın huzurunda son sözümüz şu: Ahmed Yesevi zor zamanımızda zihnimize döndü, biz de Ahmed Yesevi’ye döndük, o yüzden buradayız. Selâm ve alkış şairlerimize. Bizim Abay gibi, Mağcan gibi, Akif gibi şairlerimiz, Hoca Ahmed gibi, Yunus Emre gibi, Fuzuli gibi, Nevai gibi asırları aşarak hikmet saçmaya devam eden akınlarımız oldukça gelecek ümidimiz bitmez." dedi.

- "Şiir, insanlığın en kadim duyuş, duygulanış biçimidir"

Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Kutalmış, Kazakistan'ın 1500'lü yıllara kadar İpek Yolu'nun en önde gelen güzergahlarından olduğunu kaydetti.

Kutalmış, Orta Asya coğrafyasının her anlamda merkez olduğuna değinerek, şunları anlattı:

"800'lü ve 1200'lü yıllarda ve özellikle Hoca Ahmet Yesevi'nin yaşadığı dönemde bu coğrafya ticari yönden, ilim, ahlak, şiir, sanat, edebiyat, ebru, porselen, çini yani insanı ilgilendiren bütün sözlü ve yazılı ürünlerin buluşma noktası ve üretim merkeziydi. Büyük Selçuklu ve Anadolu Selçuklu devletinin da eğitim gördüğü, olgunlaşıp güneye, batıya, dünyanın her tarafına akın ettiği merkez burasıydı."

TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan da konuşmasında, "Şiir şölenimiz, Türk dünyasının Türkçe sevdalıları arasında, gönül coğrafyaları bir olan kardeş şairler arasında kültürel, fikri işbirliği ve ortak aklı oluşturma fırsatı sunduğu gibi, Türkçenin barışın, huzurun, kardeşliğin ve gönlün dili olduğunu gösterecektir." ifadelerini kullandı.

Arıcan, Türkçe şiirin en güçlü vasıta olduğunun altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şiir, insanlığın en kadim duyuş, duygulanış biçimidir. İnsanlık yeryüzünde var olduğu ilk günden itibaren inançlarını, fikirlerini, duygularını, tefekkürlerini, acılarını, kederlerini, sitemlerini, sevinçlerini hep şiirle ifade etmiştir. Yerkürenin en geniş bir coğrafyasında hayat bulan Türkçe şiir de bunun en güçlü vasıtası olmuştur. Nitekim Hoca Ahmed Yesevi, Divanı Hikmet'inde bunu en güzel şekilde göstermiştir. Yunus da, Akif de bunun en güzel örneğidir."

Kazakistan Yazarlar Birliği Başkan Yardımcısı Galım Jaylıbay ise şölen sayesinde Türk dünyası yazar ve şairlerinin bir araya gelmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Türk dünyasından şairlere plaket takdim edilen şölenin ilk gününde Kazak halk danslarının da yer aldığı bir konser gerçekleştirildi.

Şölen, Türk dünyasından gelen şairlerin şiir okumaları ve atölye çalışmalarıyla devam edecek.

Yorumlar