570 megapiksellik Karanlık Enerji Kamerası, Dünya'ya en yakın yıldız doğum bölgelerinden biri olan Chamaeleon I karanlık bulutunda ışık ceplerini ve yansıma bulutsularını gözler önüne serdi. Gökbilimciler, bu kozmik beşikte doğmakta olan genç yıldızların izini sürüyor.
*******************************************************
Bu videoda, Dünya'ya en yakın yıldız oluşum bölgesi olan uğursuz Bukalemun I karanlık bulutu, NSF NOIRLab Programı olan Cerro Tololo Inter-American Gözlemevi'ndeki ABD Ulusal Bilim Vakfı Víctor M. Blanco 4 metrelik Teleskobu'na monte edilmiş 570 megapiksellik Enerji Bakanlığı yapımı Karanlık Enerji Kamerası ile yakalanmıştır. Bukalemun I, daha büyük Bukalemun Kompleksi'nin bir parçasıdır ve yakındaki yeni oluşan yıldızlar tarafından parlak bir şekilde aydınlatılan üç yansıma bulutsusuna ev sahipliği yapmaktadır .
Kredi: CTIO/NOIRLab/DOE/NSF/AURA / Görüntü İşleme: TA Rektörü (Alaska Üniversitesi Anchorage/NSF NOIRLab), M. Zamani & D. de Martin (NSF NOIRLab)
*******************************************************
Dünya'ya en yakın yıldız doğum bölgelerinden biri olan Chamaeleon I karanlık bulutu, son derece gelişmiş bir astronomi aracı olan Karanlık Enerji Kamerası (DECam) ile gözlemlendi. 570 megapiksel çözünürlüğe sahip bu kamera, Şili’deki Cerro Tololo Inter-American Gözlemevi’nde bulunan Víctor M. Blanco 4 metrelik teleskoba monte edilmiş durumda. Gözlemler, gökyüzünün bu sessiz köşesindeki genç yıldızların doğum sancılarını ilk kez bu kadar net gösteriyor.
Chamaeleon I, yaklaşık 500 ışık yılı uzaklıkta yer alıyor ve Güneş benzeri yıldızların doğduğu soğuk, gaz ve tozdan oluşan bir moleküler bulut olarak biliniyor. Bu bölge, adını aldığı Chamaeleon Takımyıldızı içinde konumlanmakta ve daha büyük bir yapı olan Chamaeleon Kompleksinin bir parçasını oluşturuyor.
Yeni görüntülerde özellikle dikkat çeken üç yansıma bulutsusu var:
Cederblad 111: Kalın kozmik toz bulutlarının içinden ışıldayan bu yapı, genç yıldızlardan gelen ışığın toz parçacıkları tarafından yansıtılmasıyla parlıyor.
Cederblad 110: C şeklindeki yapısıyla hemen üst kısımda yer alıyor ve yine genç yıldızların aydınlattığı bir alanı temsil ediyor.
Bukalemun Kızılötesi Bulutsusu: Etkileyici “kanat” yapısıyla dikkat çeken bu bulutsu, yeni oluşmuş bir yıldızdan dışarı atılan hızlı gaz akımlarının bir sonucu.
Bu ışık oyunlarının arasında, bilim insanları ayrıca Herbig-Haro nesneleri adı verilen parlayan gaz ceplerini de gözlemledi. Bu yapılar, yeni doğmuş yıldızlardan fışkıran gaz jetlerinin, yavaş hareket eden yıldızlararası maddeyle çarpışması sonucu oluşuyor.
Chamaeleon I’in derinliklerine bakmak, aslında Güneş Sistemi'nin erken evrelerine ışık tutmak anlamına geliyor. Çünkü Güneşimiz ve gezegenler, benzer moleküler bulutlarda doğdu. Bu nedenle Chamaeleon I üzerindeki her yeni gözlem, yalnızca yıldız doğumunu değil, aynı zamanda kendi kozmik kökenimizi de anlamamıza yardımcı oluyor.
**************************************************
Karanlık Enerji Kamerası, Chamaeleon I'in Karanlık Bulutlarındaki Seyrek Işık Ceplerini Yakalıyor
Bu video görüntüsünde, Dünya'ya en yakın yıldız oluşum bölgesi olan uğursuz Bukalemun I karanlık bulutu, NSF NOIRLab Programı olan Cerro Tololo Inter-American Gözlemevi'ndeki ABD Ulusal Bilim Vakfı Víctor M. Blanco 4 metrelik Teleskobu'na monte edilmiş 570 megapiksellik Enerji Bakanlığı yapımı Karanlık Enerji Kamerası ile yakalanmıştır. Bukalemun I, daha büyük Bukalemun Kompleksi'nin bir parçasıdır ve yakındaki yeni oluşan yıldızlar tarafından parlak bir şekilde aydınlatılan üç yansıma bulutsusuna ev sahipliği yapmaktadır .
Kredi: CTIO/NOIRLab/DOE/NSF/AURA Görüntü İşleme: TA Rector (Alaska Anchorage Üniversitesi/NSF NOIRLab), M. Zamani ve D. de Martin (NSF NOIRLab)
Hareketli Grafikler: Mik Garrison Müzik: Bilinmeyeni Taramak - Mik Garrison
**************************************************
DECam: Karanlığı Aydınlatan Kamera
Bu çarpıcı görüntüler, ABD Enerji Bakanlığı tarafından geliştirilen ve NSF NOIRLab çatısı altında çalışan DECam ile çekildi. Kamera, özellikle Karanlık Enerji Araştırması (DES) için tasarlanmıştı ancak zamanla evrenin en gizemli bölgelerini gözlemlemede önemli bir rol oynadı.
Gökyüzüne Saygı: Yerli Toplumlara Duyarlılık
NOIRLab ve ortak kurumlar, gözlemevlerinin bulunduğu bölgelerin yerli halklar için taşıdığı kültürel öneme dikkat çekiyor. Bu çerçevede, Tohono O'odham Ulusu, Kanaka Maoli (Yerli Hawaiililer) ve Şili'deki yerel topluluklara duyulan saygı her projede vurgulanıyor.
Yorumlar