Sağlık

İlaç sektörünün Hindistan hileleri bize ne anlatıyor?

COVID-19 döneminde maskelerden aşılara kadar yaşanan fırsatçılık, sağlık sistemlerinin ne kadar kırılgan olduğunu göstermişti. Bu haberimiz bu alandaki fırsatçılık ve hilelerin dikkate alınmasının mecburiyetini vurguluyor.

İlaç sektörünün Hindistan hileleri bize ne anlatıyor?

Subhash Chandra Agrawal, Hintli bir işadamı ve bilgi edinme hakkı aktivisti. Gazete editörlerine en çok yayınlanan mektupları yazarak Guinness Dünya Rekorunu elinde tutuyor. 

Dailypioneer, onun yeni bir mektubunu 08 Haziran 2025 Pazar günü "Kandırılıyor musunuz?" başlığı ile yayınladı.  Mektubun içeriği; "Dünyanın eczanesi olarak kutlanan, tıbbi gelişmelerin kadim şifa gelenekleriyle bir arada var olduğu" Hindistan'da, milyonlarca Hintlinin hâlâ en basit sağlık ihtiyaçlarıyla mücadele ettiğine" dikkat çekiyor ve ilaç sektörünün ticari hilelerini göz önüne seriyordu.

Bu analiz, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki ilaç fiyatlandırma politikaları ve sağlık sistemlerindeki eşitsizliklerle ilgilenenler için önemli bir perspektif sunuyor.

Hindistan'da İlaç Sektörü ve Uygun Fiyatlı Sağlık Hizmetlerine Erişim Sorunu

Subhash Chandra Agrawal'ın analizi, Hindistan'ın "dünyanın eczanesi" olarak tanınmasına rağmen, sıradan vatandaşların temel ilaçlara erişimde yaşadığı sistematik sorunları gözler önüne seriyor. İşte metnin öne çıkan başlıkları ve çözüm önerileri:

1. İlaç Fiyatlandırma ve Ticari Marjlar: Bir Halk Sağlığı Krizi

Tek Tablet Satın Alamama: Eczanelerin hastaları tüm şeridi satın almaya zorlaması, gereksiz mali yüke ve israfa yol açıyor.

Fahiş Fiyat Farkları: Fabrika çıkış fiyatı ile perakende satış fiyatı (MRP) arasındaki marjların %1000'lere ulaşması (örneğin, 13 sterlinlik ilacın 130 sterline satılması), düzenleme mekanizmalarının başarısızlığını gösteriyor.

Jenerik İlaçların Şeffaflık Eksikliği: Ucuz üretilen jenerik ilaçlar bile yüksek MRP ile satılıyor ve paketleme kuralları (örneğin, tek tablet kesme yasağı) tüketiciyi dezavantajlı duruma düşürüyor.

2. Sistemdeki Yapısal Sorunlar

Doktor-Eczane-İlaç Şirketi Üçgeni:

Doktorların okunaksız reçeteler yazması ve ilaç şirketlerinden teşvik alması.

İlaç şirketlerinin doktorlara yönelik hediyeleri (Mahkeme kararına rağmen devam eden bir uygulama).

Düzenleyici Kurumların Etkisizliği: Ulusal İlaç Fiyatlandırma Kurumu (NPPA) gibi kurumların fiyat kontrolünde yetersiz kalması.

3. Çözüm Önerileri

Paketleme ve Fiyatlandırma Reformları:

İlaçların 1, 2, 5, 10 gibi standart birimlerde satılması zorunlu hale getirilmeli.

MRP ile fabrika fiyatı arasındaki maksimum marj %30 ile sınırlandırılmalı.

Şeffaflık ve Denetim:

İlaç şirketlerinin doktorlara yönelik tüm ödemeleri kamuya açıklanmalı.

Jenerik ilaçların kalite standartları, ihracat kalitesiyle uyumlu hale getirilmeli.

Kamu Destekli Alternatiflerin Genişletilmesi:

Jan Aushadhi Kendralar gibi ucuz ilaç sağlayan merkezlerin sayısı artırılmalı ve tanıtımı yapılmalı.

Indian Drugs & Pharmaceuticals Limited (IDPL) gibi kamu ilaç şirketleri canlandırılarak rekabet artırılmalı.

Teknoloji ve Dijitalleşme:

Doktorların bilgisayarlı reçete yazması zorunlu kılınmalı.

Hastaların tıbbi geçmişini tek bir kimlikle takip eden ulusal bir sağlık veri sistemi oluşturulmalı.

4. Yargı ve Sivil Toplumun Rolü

Mahkemelerin, okunaksız reçetelere ve ilaç şirketlerinin etik dışı uygulamalarına yönelik verdiği kararlar (Allahabad ve Odisha Yüksek Mahkemeleri örnekleri) uygulanmalı.

Sivil toplum ve medya, fiyat şeffaflığı ve hasta hakları konusunda baskı oluşturmalı.

Kâr mı önemli Sağlık mı?

Hindistan'ın ilaç sektörü, kâr odaklı yapısı nedeniyle halk sağlığını ikinci plana atıyor. Agrawal'ın vurguladığı reformlar (fiyat kontrolü, şeffaflık, kamu seçeneklerinin güçlendirilmesi) uygulanırsa, "dünyanın eczanesi" unvanı, yalnızca ihracat başarısı değil, vatandaşlarının sağlık hakkı için de anlam kazanabilir.

************

Subhash Chandra Agrawal’ın bu çarpıcı yazısı, yalnızca Hindistan’ın değil, küresel ölçekte birçok ülkenin sağlık sistemlerindeki çarpıklıkları gözler önüne seriyor. "Dünyanın eczanesi" olarak anılan bir ülkede bile insanların temel ilaçlara erişememesi, sistemin "hasta odaklı değil, kâr odaklı" işlediğinin acı bir kanıtı.

Sadece Hindistan’ın Değil, Küresel Bir Sorun:

Benzer sorunlar (aşırı fiyatlandırma, tek tablet satmama, doktor-ilaç endüstrisi bağlantıları) birçok ülkede mevcut.

İnsülin fiyatlarındaki artış veya Afrika’da sahte ilaç piyasası da benzer sistemik sorunlara işaret ediyor.

Halk Sağlığı = Toplumsal Refah:

İlaçlara erişemeyen insanlar, tedavi olmayınca işgücü kaybı, yoksulluk döngüsü ve toplumsal eşitsizlik artıyor.

COVID-19 döneminde bile maskelerden aşılara kadar yaşanan fırsatçılık, sağlık sistemlerinin ne kadar kırılgan olduğunu gösterdi.

Çözümler Uygulanabilir:

Ucuz ilaç merkezleri, devlet kontrolünde fiyat düzenlemesi ve şeffaf reçete sistemleri gibi öneriler, siyasi iradeyle hayata geçirilebilir.

Kullanıcı bilinci arttıkça, insanlar "neden tek tablet alamıyorum?" diye sormaya başlarsa, değişim başlayabilir.

Medya ve sivil toplum, bu tür analizleri gündemde tutarak politika yapıcıları harekete geçmeye zorlamalı.

Vatandaşlar, sağlık haklarını talep etmekten vazgeçmemeli.

Uluslararası kuruluşlar (DSÖ, BM), ilaç fiyatlandırmasında adaleti sağlamak için küresel standartlar oluşturmalı.

Zülfikar Emin - mistikalem.com

Yorumlar