Sağlık

Dünya MS Günü'nde Multipl Skleroz hastalığı hakkında unutulmaması gerekenler

Masum görünen bazı belirtileri dikkate alınmayıp ötelenebildiği ya da başka hastalıklarla karıştırılabildiği için teşhisi genellikle gecikebilen MS (Multipl Skleroz) hastalığının görülme sıklığı ülkemizde giderek artıyor.

Dünya MS Gününde Multipl Skleroz hastalığı hakkında unutulmaması gerekenler

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Sağduyu Kocaman, yürüme zorluğundan özgürlüğün kısıtlanmasına dek bir çok soruna yol açabilen MS’in tedavisinde, erken teşhisin yanında ‘kişiye özel ve hedefe yönelik tedavi’ seçenekleriyle çok önemli başarılar sağlanabildiğini vurguluyor.

Prof. Dr. Ayşe Sağduyu Kocaman, 29 Mayıs Dünya MS Günü kapsamında hastalık hakkında bilinmesi gereken 9 önemli noktayı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu:

Mayıs ayının son Çarşamba günü Dünya MS Günü 

Etkisini beyin ve omurilikte gösteren bu hastalığa karşı toplumsal farkındalığı daha da çok arttırmak amacıyla her yıl Mayıs ayının son Çarşamba günü ‘Dünya MS Günü’ kapsamında çeşitli bilinçlendirme faaliyetleri gerçekleştiriliyor.

Multipl Skleroz  belirtileri 

MS’in başka hastalıklarla karıştırılmaması ve hafife alınmaması gereken sinyalleri var. Görme sorunları, baş dönmesi, dengesizlik, kollarda/bacaklarda güçsüzlük, duyu değişikliği, idrar ve dışkı sorunları, yorgunluk vb belirtilerin nörolog tarafından da kontrolü şart!

Bu belirtiler hastalığın başlangıcında genellikle kendiliğinden de düzelebildiği için hastaların hekime başvurması ve tanı alması gecikiyor! MS ilerleyici seyrederse, yürüme zorluğu, dengesizlik, idrar sorunları, bellek yıkım yıllar içinde giderek artıyor.  

Toplumumuzda aşıların MS’e yol açtığına yönelik yaygın ve yanlış bir kanı... Aynı enfeksiyonlar gibi aşılar da atakları tetikleyebilir ama aşı olunmazsa ölümcül hastalıkların önüne geçmek mümkün olmaz. Hastalarımıza doktorlarının kontrolunda olmak koşuluyla aşılanmaktan korkmamalarını öneriyoruz

Sağlıksız yaşam alışkanlıklarına dikkat!

Genetik etkenler ve ailesel yatkınlığın yanı sıra çevresel faktörlerle sağlıksız yaşam alışkanlıkları da Multipl Skleroz (MS) hastalığına zemin hazırlayabiliyor. Özellikle D vitamini eksikliği, viral enfeksiyonlar ve bazı canlı virüs aşıları, sigara, stres, aşırı tuz tüketimi, çocukluk çağı obezitesi MS’in ortaya çıkmasına zemin hazırlayabilen nedenler arasında sayılabilir.

Multipl Skleroz Hastalığının erken tanısı mümkün!

MS’nin erken tanısında belirtileri çok iyi dinleme, detaylı öykü ve ayrıntılı nörolojik muayene temel kuralı oluşturuyor. Tanıyı kesinleştirmede ikinci önemli kural ise; MS ile karışabilecek diğer hastalıkların dışlanması. Bu nedenle beyin ve omuriliğin kontrast madde verilerek Magnetik Rezonans (MR) görüntüleme ile değerlendirilmesi çok önemli. Bazen kesin tanı için beyin omurilik sıvısının (BOS) incelenmesi, kan testleri ve seyrek olarak elektrofizyolojik çalışmalar da gerekebiliyor.

 MS hastalığında tanı ve tedavi alanında son yıllarda çok hızlı gelişmeler yaşanıyor. Günümüzde artık erken tanı ve sayısı giderek artan ‘kişiye özel ve hedefe yönelik’ tedavi seçenekleriyle birçok hastada özürlülüğün, kısıtlanmaların önüne geçilebiliyor. Burada bireye düşen, belirtiler olduğunda ertelemeden uzman bir nöroloğa başvurmak ve tanı konulduktan sonra tedavi uyumuna özen göstermek! 

Multipl Skleroz tedavisi görürken yapılmaması gereken hata

Kimi zaman hastalığın erken döneminde atak sonrası hiçbir belirti kalmadığında hastalarımızın tedavilerini aksattıklarını ya da kendiliklerinden bıraktıklarını görebiliyoruz. Biz hekimler hastalarımıza gelecekte özürlülük oluşmaması için bu dönemde kullandıkları ilaçların önemini anlatmaya çalışıyoruz. Bu nedenle hastanın tedaviye uyum sağlaması ve hekiminin sözünden çıkmaması çok önemlidir

Tanı konulduktan sonraki ilk 10 yıl kritik önem taşıyor. Çünkü genellikle hastalığın nasıl seyredeceği bu dönemde belli oluyor. Çevresel faktörlere bağlı olarak ikinci hatta üçüncü 10 yılda da hastalığın seyrinde değişiklik olasılığı olsa da yakın hekim izlemi ile hastalık aktivitesi değerlendirilerek gerektiğinde ilaç değişiklikleri yapılabiliyor.

Multipl Skleroz tipleri

MS hastalığının ataklar ve düzelmelerle seyredeni en sık görülen çeşidini oluşturuyor. Belirti ve bulguların 24 saatten uzun sürdüğü dönemler ‘atak dönemi’ olarak tanımlanıyor. Şikayetler kendiliğinden ya da kortizon tedavisiyle tam ya da tama yakın düzeliyor. Bu gruptaki hastalar başlangıç döneminde atak dışında hiç hastalık belirtisi olmadan yaşayabiliyor. Bu dönemde düzenli tedavi ve yakın doktor izlemi gelecekte özürlülük oluşmaması için kritik önem taşıyor. Başlangıçtan itibaren ilerleyici (progresif) seyreden hastalık tipinde ise; bulgular genellikle yürüme ya da denge bozukluğu belirtileriyle başlıyor ve giderek artan özürlülük oluşuyor.

Multipl Skleroz sinsice de gelişebiliyor

Hastaların yüzde 85’inin ataklarla seyreden grupta yer alıyor. Örneğin; optik nevritle başlayan tipinde; gün içinde gözünüzde bir ağrı ve görme kaybı başlar. Başka belirtiler de eşlik edebilir. Yavaş yavaş ortaya çıkan belirtilerle başlayan, başlangıçtan itibaren ilerleyici form olguların yüzde 10-15’ini oluşturmakta ve genellikle 40 yaşından sonra başlamaktadır. MS, hastaların üçte ikisinde 20-40 yaş arasında ortaya çıkarken, üçte birinde 40 yaş üstünde ya da 20 yaş altında başlamaktadır. 55 yaşın üzerinde ise risk belirgin olarak azalmaktadır.

Yorumlar