DiğerResimleri Göster

Yemen'de Belkıs'ın Tahtı'nın korunması isteniyor.

Yemen'deki savaş Sebe Kraliçesi Belkıs adına inşa edilen Arş-ı Belkıs (Belkıs'ın Tahtı), Avam Tapınağı (Mahrem Belkıs) ve Seddi Ma'rib (Antik Magrib Barajı) adına korkutuyor.

Yemende Belkısın Tahtının korunması isteniyor.
Arş-ı Belkıs: Belkıs'ın Tahtı


Marib'e birkaç kilometre uzaklıkta bulunan ve inşası milattan önce 10. yüzyıla kadar uzanan Arş-ı Belkıs, Kraliçe Belkıs'ın yaşadığına dair pek çok delil olduğu ifade ediliyor. Yapımının üzerinden asırlar geçmesine rağmen büyük kısmının hala ayakta durduğu yapı Yemen'in köklü geçmişine ışık tutmaya devam ediyor. Arş-ı Belkıs, uzunluğu 8 metreyi aşan yekpare taş sütunlarıyla ve bu sütunlar üzerine işlenmiş döneme ait yazılarla detaylı taş işçiliğiyle dikkati çekiyor. Yapının iç kısmında, üzerinde yazıtların yer aldığı bloklar ve zeminden sütunların olduğu alana kadar yükselen geniş bir taş merdiven göze çarpıyor.


Barran Tapınağı olarak da anılan Arş-ı Belkıs'ın mimarisi, döneme göre üstün bir mühendislikle inşa edildiğini ortaya koyuyor. Söz konusu yapının milattan önce 10'uncu ila 4'üncü yüzyıllarda Arap Yarımadasından birçok insanın ibadet için teveccüh ettiği bir mabet olduğu da ifade ediliyor.
Şehrin dışındaki köy evleri ve tarlaların arasından geçerek ulaşılan Arş-ı Belkıs, insanı adeta tarih öncesi çağlara; Hazreti Süleyman ile Kraliçe Belkıs hakkında anlatılan kıssalara götürüyor.
Yemen'in tarihi hazinelerinden birisi olan tapınak, günümüzde demir parmaklıklar ve dikenli tellerle çevrelenmiş durumda. Korunması için herhangi bir görevlinin bulunmadığı antik eserin her geçen gün yok olma tehlikesi artıyor.


Asırlara şahitlik etmiş bu canlı tarih, insanların, üzerinde gelişigüzel gezmesinin yol açtığı yıpranma ve iç savaş ortamından kaynaklanan ihmalkarlık karşısında ayakta durmaya direniyor. .

Öte yandan Arş-ı Belkıs'ın 6 sütunu, geçmişlerine atıfta bulunmak isteyen Yemenliler tarafından birçok yerde logo yada sembol olarak kullanılıyor.

414
Yemende Belkısın Tahtının korunması isteniyor.
Kumun altında yatan binlerce yıllık tarih: Avam Tapınağı


Yaklaşık 3 bin yıl önce tarih sahnesine arzı endam etmiş Sebe medeniyetine ait birçok esere rastlamanın mümkün olduğu Marib'te kaderine terk edilmiş olan diğer bir önemli eser ise Avam Tapınağı. Diğer ismiyle Mahrem Belkıs (Kraliçe Belkıs'ın Tapınağı) olarak bilinen ve inançlarına göre Ay tanrısı El-Mekah'a adanan tapınağın inşa tarihinin milattan önce 7 ila 5'inci yüzyıl arasında olduğu tahmin ediliyor.


İslam öncesi Güney Arap dini yapılarında kullanılan en yaygın mimari özelliğinin bir örneği olan sütunlar bu tapınakta da göze çarpıyor. 13 metre yüksekliğinde 8 sütuna sahip tapınağın en geniş bölümünü, daire şekilde inşa edilmiş bir alan oluşturuyor. Duvarında Eski Güney Arap dilinde yazıtlar bulunan bu daire şeklindeki yapı genişçe bir kapı ile tapınağın sütunlarının olduğu iç kısmına bağlanıyor. Tapınağın iç kısmının duvarlarında ise sahte pencereler ile üzerinde Sebe dilinde Eski Güney Arap harfleri ile yazılmış kitabelerin yer aldığı birçok taş sütun bulunuyor.


Sütunlar üzerindeki taşlara işlenmiş yazıtların muntazam ve hala net bir şekilde okunabilir olarak günümüze kadar ulaşması, tapınağın tarihi değerini daha da artırırken, iç salondaki detaylı taş işçiliği Sebe halkının zanaatteki ilerleyişinin bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Tapınağın antik Marib şehrinin dışına inşa edilmesinin sebeplerinden birinin o dönemde uygulanan dini ritüellerin gizli tutulması amacı taşıdığı ihtimalini akıllara getiriyor.
514
Yemende Belkısın Tahtının korunması isteniyor.
İki tapınak arasında tünel


Oldukça büyük bir alan üzerine inşa edilmiş tapınağın Arş-ı Belkıs'a bir tünel vasıtasıyla bağlandığı, ancak bu tünelin zaman içinde çökerek kaybolduğu belirtiliyor. Tapınaktaki oval bölüme eklenmiş bir de mezarlık bulunuyor. Mezarlıklar 4 katlı odalar şeklinde inşa edilirken, mezarların dış duvarlarında oraya gömülen insanların yüzlerinin kabartma olarak resmedildiği görülüyor.
Yemen'deki diğer kültür ve tarihi miras gibi savaş sebebiyle korumasız ve bakımsız bırakılmış tapınağın büyük kısmı kumlar altında. Tarihi tapınağın koruması ise etrafına çekilmiş basit bir tel örgüden ibaret.
614