Göz Kaşıntısının nedenleri ve alerjik gözlere tavsiyeler
Gözler, polen, toz ve diğer çevresel etkenler gibi dış etkilere karşı hassas yapıya sahip olduğu için alerjik tepkiler çok kısa sürede ortaya çıkabiliyor. Bahar ve yaz aylarında daha sık karşılaşılan bu sorunlar arasında gözde kaşıntı, yanma, sulanma ve kızarıklık gibi belirtiler ön planda yer alıyor.
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Serkan Biliş, göz alerjilerine karşı alınması gereken önlemleri anlattı.
Alerjik göz hastalıkları genellikle iki gözü birden etkiler ve semptomlar belirli dönemlerde tekrarlayıcı olabilir. En sık karşılaşılan belirtiler arasında şiddetli kaşıntı hissi, yanma, gözlerde sulanma, kızarıklık ve göz kapaklarında şişlik yer alır. Göz pınarında ve göz kapağında oluşan rahatsızlık hissi özellikle sabahları daha belirgin hale gelebilir. Alerjik gözlerde hassasiyet artışı nedeniyle ışığa karşı duyarlılık da gelişebilir.
Bu belirtilerin zaman zaman enfeksiyonla karıştırılabilir ancak alerjik semptomlar çoğunlukla mevsimsel olarak ortaya çıkar.
Göz Kaşıntısının Nedenleri
Alerjik göz rahatsızlıklarının belirtisi olan kaşıntının temelinde genellikle alerjenlerle temas bulunur. Havada dolaşan polenler, ev tozu akarları, hayvan tüyleri ve hatta bazı parfüm veya makyaj ürünleri bu reaksiyonları tetikleyebilir. Göz yüzeyine temas eden bu maddeler bağışıklık sisteminde tepkiye yol açarak kaşıntı ve kızarıklık gibi rahatsızlıklar yaratır.
Alerjik reaksiyonlar yalnızca dış ortam allerjenleri ile sınırlı değildir, uzun süreli ekran kullanımı, kontakt lenslerin hatalı kullanımı ve kimyasal içerikli kozmetik ürünleri de göz alerjilerini artırabilir.
Gözlerini sürekli ovalayan, ekran karşısında uzun vakit geçiren veya lens hijyenine dikkat etmeyen kişilerde alerjik reaksiyonlar daha sık görülüyor. Özellikle parfümlü veya katkı maddesi içeren kozmetik ürünler alerjisi olan bireylerde göz yüzeyini tahriş edebilir
Alerjik semptomlarla baş etmenin ilk adımı, tetikleyiciden uzaklaşmak
Ev ortamında tozun düzenli temizlenmesi, yastık kılıflarının sık değiştirilmesi, polen mevsiminde pencerelerin kapalı tutulması ve dış ortama çıkıldığında gözlük kullanılması gibi basit önlemler semptomların azalmasına yardımcı olur.
Göz çevresine sürülen makyaj ürünlerinin de dikkatle seçilmesi gerekir. Alerjiye eğilimli bireyler hipoalerjenik ve parfümsüz ürünler tercih etmeli. Aksi halde bu kimyasallar, göz çevresinde ve göz yüzeyinde tahriş ve kaşıntıyı artırabiliyor.
Semptomların şiddetlendiği durumlarda göz doktoru tarafından reçete edilen göz damlaları veya sistemik antihistaminikler ile tedavi gerekebilir.
Alerjik Göz Kaşıntısı ve Şişliği Nasıl Geçer?
Alerjik kaşıntının ve göz şişmesinin hafifletilmesinde evde uygulanabilecek bazı basit yöntemler de etkilidir. Soğuk kompres uygulamak, göz çevresindeki kan damarlarını daraltarak hem kaşıntıyı hem de şişliği azaltır. Suni gözyaşı damlaları, göz yüzeyinde biriken alerjenleri temizleyerek geçici rahatlama sağlayabilir. Ancak alerjik kökenli durumlarda doktor kontrolünde kullanılan antihistaminik içerikli göz damlaları daha etkili bir çözüm sunar.
İlaç kullanımında hastaların bilinçsizce ürün temin etmemeleri gerekir ve mutlaka göz hekimi önerisiyle hareket etmeleri şart.
Gözde devam eden şişlik ya da sulanma farklı bir göz hastalığının belirtisi olabilir, bu belirtiler ihmal edilmemelidir.
Göz Sağlığınız İçin Bilinçli Adımlar Atın
Alerjik göz rahatsızlıkları, çoğu zaman mevsimsel olarak ortaya çıksa da bazı bireylerde yıl boyunca devam edebilir. Doğru tanı ve etkili tedaviyle bu sorunların günlük yaşam üzerindeki etkisi büyük ölçüde azaltılabilir. Gözlerde meydana gelen her türlü değişiklikte, özellikle görme bulanıklığı, sürekli sulanma ya da uzun süren kaşıntı gibi şikayetlerde, bir göz hastalıkları uzmanına başvurmalıdır.
Göz alerjileri çoğu zaman önemsiz görülür ancak sürekli tekrar eden vakalarda kronikleşme riski oluşabilir. Bu nedenle erken dönem müdahale ve uzman değerlendirmesi ihmal edilmemelidir.
Kronik alerjileri olan hastaların, devamlı gözlerini ovalamaları sonucu Keratokonus denen ilerleyici kornea bozuklukları ortaya çıkabilir. Böyle durumlarda keratokonus konusunda deneyimli göz hekimlerince araştırılması ve erken tanısı hastanın görsel sağlığı adına çık önemli bir husustur.
Göz sağlığınız için düzenli muayeneleri aksatmamak, alerjenlerden korunmak ve belirtileri ciddiye almak, uzun vadede görme konforunuzu korumanın en etkili yoludur.