Xfiles

Ku Klux Klan Gizli Örgütü'nün tarihi

Beyaz üstünlüğünü savunan ırkçı gizli örgüt Ku Klux Klan, Amerikan tarihinin en büyük kara lekesi kabul edilmektedir.

Ku Klux Klan Gizli Örgütünün tarihi

Ku Klux Klan veya Klu Klux Klan (KKK); zenci karşıtı, beyaz ırkın üstünlüğünü savunan ırkçı gizli örgüttür.  Örgütün ilk iki sözcüğü Eski Yunanca çember anlamına gelen “kyklos” sözcüğünden türetilmiştir. Örgütün sembolü “yanan haç”tır. Örgüt üyeleri beyaz sivri külahlı şapka ve beyaz uzun entari şekilli  kostümler giyerlerdi.

Gizli bir örgüt olduğu için son zamanlara dek, hakkındaki resmi kayıtlar emniyet örgütlerinin raporlarından ibaretti. Ancak son zamanlarda bazı müzeler ve tarih kurumları bu örgüt hakkındaki kayıtları paylaşıma açmaya başladılar. 

Bu bilgilere göre;  Klu Klux Klan ilk olarak 24 Aralık 1865'te ABD'nin Tennessee eyaletinde kurulmuş olmalıdır. Amerikan İç Savaşı sonrasında siyahilerin kazanmaya başladığı haklara, özgürlüklere ve siyah-beyaz eşitliğine karşı çıkma amacı kurulan Ku Klux Klan örgütü amaçlarına ulaşmak için kanlı şiddet eylemlerine başvurmuştur.

Bir başka bilgiye göre 1866 yılında, Tennessee’de sosyal bir kulüp olarak  aralarında birçok Konfederasyon gazisinin bulunduğu bir grup tarafından kurulmuştur. İkincisinin birincisin şubesi olma ihtimali de vardır.  1867 yazında, Klan’ın yerel şubeleri genel kongrede buluştu ve "Güney’in Görünmez İmparatorluğu"nu kurdular. 

Klu Klux Klan (KKK), Kurucuları arasıda; Büyük Büyücü olarak bilinen Nathan Bedford Forrest, Yüzbaşı John C. Lester, Binbaşı James R. Crowe, John D. Kennedy, Calvin Jones, Richard R. Reed ve Frank O. McCord bulunmaktadır. Bunlar kendilerinei "Birth of a Nation" filmi ile afişe etmişlerdir.  Eski Konfederasyon generali Nathan Bedford Forrest, ilk kongrede “imparatorluğun” ilk lideri, ya da klandaki tabirle "ulu büyücü" (grand wizard) seçilmiş. Klan; o kongrede “ulu ejderha”, “ulu titan” “ulu tepegöz” gibi bir hiyerarşi sistemi oluşturmuştur.

Örgüte katılanlar arasında, Amerikan iç savaşı öncesi kurulan "Knights of the Golden Circle" (Altın Çember Şövalyeleri) adlı gizli cemiyetin üyelerinin çokluğu dikkat çeker.

Örgüt iki defa dağılmasına rağmen 1950 ve 1960'larda tekrar canlanmıştır. Günümüzde bazı bölgelerde sadece yerel bazda propaganda yapmaktadır

Ku Klux Klan örgütünün genel kongresiyle, Cumhuriyetçi Parti'nin Amerikan İç Savaşı sonrası radikal yeniden yapılanma politikaları zamanlama açısından çakıştı.

Başkan Andrew Johnson'ın nispeten yumuşak politikaları reddedildikten sonra, geçen radikal yasaların hükümleri uyarınca Güney beş askeri bölgeye ayrıldı ve her eyaletin eski kölelere oy kullanma hakkı vermesi yürürlüğe girdi.

ABD İç Savaşı sonrasının yeniden yapılanma politikalarının en radikal dışa vurumu güney eyaletlerinde gerçekleşti.

Siyahlar güney eyaletlerdeki valilik seçimlerinde ve hatta ABD Kongresi' seçimlerinde zaferler kazandı. 1867 yılından itibaren, Güney'deki kamusal hayatta Afro-Amerikan katılımı son derece güçlü oldu.

Ku Klux Klan bu radikal yeniden yapılanma politikalarını tersine çevirmek ve Güney'deki beyaz üstünlüğünü geri kazanmak için Cumhuriyetçi liderlere ve (siyah ve beyaz) seçmenlere karşı şiddet dolu bir yeraltı kampanyasına kendini adamıştır.

KKK, Beyaz Kamelya Şövalyeleri (Knights of the White Camelia) ve Beyaz Kardeşlik (White Brotherhood) gibi benzer kuruluşlarla beraber bu ideolojik ve ırkçı savaşı başlattılar.

1867-1868 yasama çalışmaları sırasında seçilen siyah milletvekillerinin en az %10'u şiddete maruz kaldı ve 7’si de öldürüldü.

Bu dönemde siyah okul ve kiliseleri ve siyahlara ait sembolik değeri olan kurumlar saldırılara hedef oldu.

1870 yılına kadar hemen her güney eyaletinde Ku Klux Klan örgütlenmiş durumdaydı. Buna karşın hâlâ çok net ve açık bir örgütlenme modeli ya da liderlik şeması söz konusu değildi.

Yerel Klan üyeleri, genellikle örgütün alametifarikası hâline gelen maskeler takıyor ve uzun beyaz elbiseler giyiyorlardı.
Kendi amaçları doğrultusunda gece saldırıları düzenliyorlardı. KKK bu dönemde sadece güney eyaletlerde etkili oldu. Özellikle de siyahların azınlıkta ya da görece az olduğu bölgelerde.

En etkin olduğu bölge ise Güney Karolina idi. Burada toplanan 500 Klan üyesi, bölge hapishanesini basarak 8 siyah mahkûmu linç ettiler.

Şiddet uygulayan Ku Klux Klan üyeleri genellikle yoksul beyazlar olmakla birlikte, üyeler arasında avukatlar, doktorlar, tacirler hatta bakanların bile olduğu her sınıftan insan yer alıyordu.

Klan’ın şiddet eylemlerine karşı yerel otoriteler ve kolluk güçleri sessiz kalıyor ve harekete geçmiyorlardı. Tutuklanmaları halinde bu otoriteler karşı tanıklar buluyor, mahkemeler ise ya sanıkları serbest bırakıyor ya da hafif cezalarla geçiştiriyorlardı.

Demokrat Partili liderler ve Güney’in önde gelen isimleri de Klan’ın eylemlerine karşı konuşmayı reddediyorlardı.

1870 sonrasında, Güney'de Cumhuriyetçi eyalet hükumetleri 1871’de Ku Klux Klan’a karşı güçlü yasalar çıkardılar.

Bu yasalarda herkesin kanun önünde eşitliği ve herkesin kanunlar tarafından eşit biçimde korunması vurgulanıyordu. Ayrıca Klan’ın işlediği suçlara karşı federal otoritelere yetki veriliyordu.

Çıkan bu yasalarla beraber Klan şiddeti bastırıldı ancak 1870’in başından 1876 yılına değin beyaz üstünlüğü düşüncesi yeniden güçlendi.

Demokratlar bütün güneyi hâkimiyet altına aldılar ve imar dönemi sona erdirildi. Bu dönem Klan’ın ilk dönemi olarak biliniyor.

Thomas Dixon'ın 1905 yılında yayımlanan kitabı "Clansman" (Klan Adamı) ve D.W. Griffith'in 1915 yapımı “A Birth of a Nation” (Bir Ulusun Doğuşu) filmi KKK’ya yönelik romantik ve olumlu bir yaklaşım sergileyerek, örgütün canlanmasına -bilerek ya da bilmeyerek- katkıda bulundu.

Thomas Dixon'ın 1905 yılında yayımlanan kitabı "Clansman" (Klan Adamı) ve D.W. Griffith'in 1915 yapımı “A Birth of a Nation” (Bir Ulusun Doğuşu) filmi KKK’ya yönelik romantik ve olumlu bir yaklaşım sergileyerek, örgütün canlanmasına -bilerek ya da bilmeyerek- katkıda bulundu.

1915 yılında, beyaz Protestanlar, Atlanta, Georgia yakınlarında bir Ku Klux Klan bir mitingi düzenledi.

Bu Klan’ın 2. nesliydi ve sadece siyahlara karşı değil, aynı zamanda Katoliklere, Yahudilere, yabancılara ve örgütlü emeğe (sendikalı işçilere ve genel olarak solculara) karşı da tavır aldılar.

 KKK en güçlü döneminde tahmini olarak 4-6 milyon civarında üye sayısına ulaştı.

1917 yılında Rusya'da Bolşevik Devrimi’nin gerçekleşmesi üzerine benzer bir komünist devrim korkusunun tetiklenmesine karşı, mitingler ve yürüyüşler düzenlediler.

20. yüzyılın başlarında yaşanan göç artışı da Klan’ın yeniden güçlenmesine zemin hazırladı.

930'larda yaşanan Büyük Buhran döneminde Klan yeni üye kazanmakta zorlanmaya başladı.

1930'larda yaşanan Büyük Buhran döneminde Klan yeni üye kazanmakta zorlanmaya başladı.
Bu dönemde yaşanan örgüt içi güç mücadelesi ve seks skandalları da örgütün nüfuzunu azalmıştır. KKK 1944 yılında bir kez daha dağıtıldı ancak bu da geçici olacaktı.

KKK 1960'ların başlarında yeniden canlandı. Özellikle Güney genelinde, Klan etkinliğinde artış oldu Bu dönemde özellikle siyah ya da beyaz olsun insan hakları aktivistlerine yönelik dayak, bombalama, cinayet gibi şiddet eylemleri düzenlediler.

1970’lerden itibaren ise Neo-Nazilerle ve diğer aşırı sağcı gruplarla yakınlaştılar ve daha da izole oldular.

1990’lardan bu yana yine ABD’nin güneyinde 6 bin ila 10 bin arasında üyesi olduğu tahmin ediliyor.

Yorumlar