Birimizden biri uyanınca ilişki biter

Tüm insan ilişkileri fanteziler, sanrılar ve rüyalar üzerine kurulur. Aklen incelendiğinde hiçbirinin mantıklı açıklaması yoktur: herkes için “bu nasıl anne/baba olmuş?” denebilir, her çift için “bunlar ne alaka” yorumu yapılabilir. Arkadaşlıklar da acaiptir, ortaklıklar içinde dinamikler çok tersten kurulabilir. Kişiler kâğıt üstünde iyi bir çift olsalar da yaşadıkları ilişki tuhaf olabilir. Özetle dünyada tek bir ilişki yoktur ki zihnen incelendiğinde makul gelsin.

Çünkü ilişkiler farkında olduğumuz ya da olmadığımız temel duygusal, itkisel ihtiyaçlarımızla kurulur. İnsan, söz konusu ilişkileri olduğunda çevresine uyan bir koyundan ya da soğukta yanındakine sokulan bir kediden farksızdır. Bu yüzden aynı rüyayı görenlerin ilişkileri devam eder, taraflardan biri o sanrıdan uyanınca ilişki biter. Fazla zihincilerin ilişkilenmekte güçlük yaşamasının sebebi de budur çünkü sanrı haline geçmekte zorlanırlar. Bu sebeple insanların ilişkilerde güven problemi vardır çünkü bazen biz rüyayı görmeye devam ederken diğeri çoktan uyanmış ve hoyratça o sahneden kendini koparmıştır ve o rüya bize kâbusa dönüşmüştür.

İlişkilerde mantık yoktur. İlişkiler rüyadır. En iyisi değecek bir rüyaya yatmak ya da uyanınca diğerini de derin uykusu ortasında, açta açıkta bırakmadan, yavaşça uyandırıp da yol almaktır.

Bir de artık rüya göremiyorsak bunun bir hal çaresine bakmak. Rüyasız, hülyasız, varsayımsız, fantezisiz bir hayat belki daha sağlamdır ama, bunca beton gerçeklik bir kalbe reva mıdır?

Caput Draconis - mistikalem.com

Prof. Yaşam Koçu, NLP ve Öğrenci Koçluğu
Usui-Kundalini Reiki II
Seans/iletişim: w.erleichda@gmail.com

www.youtube.com/user/thejenrachelblack